Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/24840
Karar No: 2016/1640
Karar Tarihi: 11.02.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/24840 Esas 2016/1640 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2014/24840 E.  ,  2016/1640 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Dava, geri alım (istirdat) istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün davacı ... Başkanlığı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davacı Kurumca yapılan soruşturma sonrasında, sigortalının kronik böbrek hastası olan ve kendisine husumet yöneltilen eşinin ... ilçesinde oturup haftada 3 gün ... ilinde hemodiyaliz tedavisi gördüğü, tedavi için ...’dan ...’a piyasa dolmuşlarıyla veya akrabaların araçlarıyla gidilmesine karşın ulaşımların özel ticari taksiyle sağlandığı yönünde gerçeğe aykırı faturalar düzenlenerek Kurumdan hak edilmeyen yol giderlerinin tahsil edildiği saptamalarını içeren 20.05.2010 tarihli Soruşturma Raporu hazırlandığı, bunun üzerine 01.02.2007 – Kasım/2009 döneminde ödenen özel oto yol giderlerinden mutat taşıt ücretleri çıkartılıp geriye kalan tutar için borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmakta olup anılan tutarın yasal faiziyle birlikte geri alınması için işbu dava açılmış, sigortalının eşinin yargılama aşamasında ölümü üzerine yasal mirasçılarına karşı dava sürdürülmüştür.
    Davanın yasal dayanaklarından olan 506 sayılı Kanunun 32. maddesinde, sigortalıya, iş kazalarıyla meslek hastalıkları sigortası kapsamı dışında kalan hastalıklara da, aşağıda yazılı yardımların sağlanacağı belirtilerek bunlar arasında, gerekli durumlarda muayene ve tedavi için yurt içinde başka bir yere gönderilmesine yer verilmiş, 33. maddesinde, hastalık durumunda sigortalıya yapılacak sağlık yardımlarının kapsamı açıklanmış, 35. maddesinde, sigortalının eşi ve geçindirmekle yükümlü olduğu çocuklarının, hastalıkları durumunda, bu Kanunun 33. maddesinde belirtilen sağlık yardımlarından yararlanacakları bildirilmiştir.
    Diğer taraftan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 65. maddesinde, hekimin muayene veya tedavi sonrası tıbben göreceği gerek üzerine genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin sağlık hizmetinden yararlanmaları için muayene ve tedavi edildikleri yerleşim yeri dışına yapılan sevkinde, ayakta tedavilerde kendisinin ve bir kişi ile sınırlı olmak üzere refakatçisinin gidiş ve dönüş yol gideri ve gündeliklerinin, yatarak tedavilerde ise gidiş ve dönüş tarihleri için gündelikleri ile yol giderinin Kurumca karşılanacağı, yurt içinde veya yurt dışına yapılan sevkler nedeniyle ödenecek gündelik, yol, yatak ve yemek giderlerinin tutarının 72. maddede belirtilen Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonu tarafından belirleneceği, bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiş, 72. maddesinde, 65. madde gereği ödenecek gündelik, yol, yatak ve yemek giderlerinin Kurumca ödenecek bedellerini belirlemeye Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonu’nun yetkili olduğu açıklanmış, ayrıca 29.09.2008 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 2008 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliği’nin “Yol gideri” başlığını taşıyan 3.1.2.1. maddesi ile “Ortak hükümler” başlıklı 3.1.3. maddesinde de konuyla ilgili hükümlere yer verilmiştir.
    Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ışığında dava değerlendirildiğinde, değinilen mevzuat kapsamında yöntemince inceleme yapılarak Kurumun ileri sürdüğü olguların gerçekleşip gerçekleşmediği açıklıkla belirlenip yersiz ödeme olup olmadığı açıklıkla belirlendikten sonra elde edilecek sonuca göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece, herhangi bir araştırma yapılmaksızın Kurumun 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 2. maddesine aykırı olarak işlem tesis ettiği yönündeki yanılgılı değerlendirmeyle davanın reddedilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi