1. Hukuk Dairesi 2021/2774 E. , 2021/4770 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili davasında,
Davacı vekili; annesinden mirasen intikal ve taksim yoluyla 40 yılı aşkın süredir zilyetliğinde bulunan tahminen 2 dönümlük taşınmazın kadastro çalışmaları sonucunda ... ada ... parsel sayısı ile davalı Hazine adına tespit ve tapuya tescil edildiğini açıklayarak davalı üzerindeki tapu kaydının kısmen iptaliyle davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Davalı Hazine vekili, nizalı taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup zilyetlikle kazanılamayacağını bildirerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulüne dair verilen karar; 8. Hukuk Dairesince “... tereke adına dava açmayan ve taşınmazın annesinden taksimen kendisine kaldığını ileri süren davacıya, bu hususu kanıtlaması için süre ve imkan verilmesi, iddianın ileri sürülüş şekline göre, öncelikle dava şartı üzerinde durulması, çekişme konusu taşınmazın halen elbirliği mülkiyetinde olduğunun anlaşılması durumunda, davacı tereke adına dava açmadığından davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi, taşınmazın tereke malı olmadığının saptanması halinde şimdiki gibi davanın kabulüne karar verilmesi, ziraat mühendisi, kadastro fen elemanı, jeodezi ve fotoğrametri mühendisinden oluşacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu marifetiyle kadastro tespitinin yapıldığı 03.09.1990 tarihine göre 20-30 yıl öncesine ait (1960– 1970 yılları arası) ve iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının merciinden getirtilip stereoskop aletiyle yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda inceleme yaptırılarak taşınmazın tespit tarihinden geriye doğru 20 yıl önce zilyet edilip edilmediği” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile, çekişmeli ... ada ... parsel sayılı taşınmazın 01/04/2010 tarihli bilirkişi raporu ve ekindeki krokide (A) harfi ile gösterilen 1.235,13 metrekarelik kısmının ifraz olunarak tapusunun iptali ile aynı ada son parsel numarası ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Karar davalı Hazine vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği görüşüldü.
Hemen belirtilmelidir ki, bozmaya uyulmakla tarafları yararına usuli kazanılmış haklar doğar. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, bozmada işaret edilen ilkeler doğrultusunda inceleme yapılarak davanın sonuca bağlanmasından ibarettir.
Ne var ki; mahkemece bozma kararına uyulmasına rağmen bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir.
Şöyle ki harita ve jeodezi bilirkişisi tarafından zilyetlik süresini göstermeyen 1964 tarihli hava fotoğrafının incelenmesi ile yetinilmiş, ayrıca dava konusu yere ilişkin ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, 2001/659 Esas - 2010/982 Karar sayılı dosyasında dava dışı ... tarafından açılan davada, dava konusu yerle ilgili herhangi bir kullanımın olmadığı, zilyetlik olgusunun ispatlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verildiği, Yargıtay 20. Hukuk Dairesi tarafından ise onanarak kesinleşmiş olduğu, mevcut davada ise zilyetliğin nasıl oluştuğu ve sürdürüldüğü tespit edilmediği gibi genel ve soyut ifadelere dayanılarak alınan ziraat ve harita bilirkişi raporları esas alınarak davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, bozma gereklerinin yerine getirildiğinden söz edilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek taşınmaz bölümlerinin bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle, buradan elde edilen verilere göre dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftalar ise, İl Kadastro Müdürlüğü"nden getirtilerek dosya arasına konulmalı, bundan sonra mahallinde, yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu, jeodezi ve fotogrametri uzmanı harita mühendisi ve fen bilirkişinin katılımıyla yapılacak keşifte;
Yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, taşınmaz bölümlerinin hangi tarihten beri kim tarafından kullanıldığı ve zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğü hususları maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, anılan 2001/659 Esas 2010/982 Karar sayılı dosyasında dava edilen bölüm ile arasında ayırt edici unsur bulunup bulunmadığı tespit edilmeli, tanık ve bilirkişi sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanları arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalı;
Jeodezi ve fotogrametri uzmanına hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, temin edilebilen en eski tarihli uydu fotoğrafları da değerlendirilmek suretiyle, dava konusu taşınmaz bölümlerinin sınırını ve niteliğini, üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor düzenlettirilmeli ve dava konusu taşınmazların konumunun hava ve uydu fotoğrafları üzerinde gösterilmesi istenilmeli;
Ziraatçi bilirkişi kurulundan, taşınmaz bölümlerinin toprak yapısını, bitki örtüsünü ve niteliğini, üzerlerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmazların imar-ihya gerektiren yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar- ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi içerir, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, taşınmaz bölümlerinin farklı açılardan fotoğrafları çekilerek sınırları harita çizim programı vasıtasıyla fotoğraflara yansıtılmalı;
Fen bilirkişiden, keşfi izlemeye ve denetlemeye elverişli rapor ve kroki düzenlenmesi ve dosya arasında bulunan ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2001/659 Esas - 2010/982 Karar sayılı kararında dava konusu edilen bölüm ile çakıştırılması ve krokide gösterilmesi istenmeli;
Sonuçta; mahkeme hakiminin, taşınmazın konumuna, niteliğine ve çevre parsellerle karşılaştırılmalı olarak fiziksel özelliklerine ilişkin gözlemi keşif tutanağına aynen yansıtılmalı; bundan sonra toplanmış ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeyle yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
28.09.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.