
Esas No: 2015/5234
Karar No: 2016/304
Karar Tarihi: 19.01.2016
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/5234 Esas 2016/304 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2- Davacı 1994 tarihinden itibaren davalı ... bünyesinde çalıştığını iş akdine 20/01/2010 tarihinde son verildiğini, açmış oldukları işe iade davasının Yargıtay tarafından onandığını, davalı kuruma 08/05/2012 tarihinde işe iade istemli olarak başvurduklarını, davalı belediyenin tazminatları ödemeyi tercih ettiğini ancak tarafına eksik ödeme yapılmakla, eksik ödenen ihbar tazminatı farkı ve eksik ödenen işe başlatmama tazminatı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İhbar önelleri ve ihbar tazminatı yönlerinden taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
4857 sayılı Yasa"nın 21. maddesinde mahkemece feshin geçersizliğine karar verildiğinde işe başlatılmayan işçiye bildirim süresi verilmemiş veya bildirim süresine ilişkin ücret peşin ödenmemiş ise bu sürelere ait ücret tutarının ayrıca ödeneceği bildirilmiştir.
Davacı işverence iş akdinin ihbar öneli verilerek feshedilip ve işe iade kararından sonra işe başlatılmamış ise de iş akdinin feshi işe başlatmama tarihinde gerçekleşmiş olup fesih geçersiz olduğundan davalının daha önce fesih bildirimi sırasında kullandırdığı ihbar önelininde geçersiz sayılacağını iddia etmiştir.
Davalı ise davacının iş akdinin feshi nedeniyle tüm alacaklarının ödendiğini davacının başka hak ve alacağının kalmadığını savunmuştur.
Mahkemece iş akdinin feshi, işe iade kararı üzerine işçinin işe başlatılmadığı tarihte gerçekleşmiş olacağından ve her dava açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirilip, fesih bildirimi yapıldığı tarihte geçerli bir fesihten bahsedilemeyeceğinden geçerli bir fesih bildirimine dayanmayan feshi ihbar sürelerinin de geçerliliğinden söz edilemeyeceği, dolayısıyla geçerli ve mevcut bir feshe dayanmayan feshi ihbar surelerinin de geçerli olmadığı, davalının geçerli olmayan fesih nedeniyle kullandırdığı ihbar önellerinin mahsubunu da isteyemeyeceği gerekçesiyle davacının işe iade edilmediği tarihteki kıdemine göre hesaplanan ihbar tazminatının kabulüne karar verilmiştir.
Somut olayda, işe iade dosyasında bulunan 07.12.2009 tarihli fesih yazısında davacıya iş akdinin 20.01.2010 ‘da feshedileceği 07. 12.2009’dan itibaren 13 hafta ihbar öneli ve her gün 2 saat iş arama izni kullanabileceğinin bildirildiği anlaşılmakla ihbar öneli davalı işveren tarafından kullandırılmış olduğundan ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece hatalı değerlendirme ile fesih geçersiz olduğundan kullandırılan ihbar süresinin de geçersiz olduğunun kabulü ile ihbar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesi bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine,19.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.