11. Hukuk Dairesi 2012/15749 E. , 2012/19926 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 19. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 31.12.2008 tarih ve 2008/243-2008/480 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıların mirasçısı ... yanında işçi olarak çalışırken bu şahsın 2001 krizinden etkilenmesi sonucu icra işlemlerinden kurtulabilmesi amacı ile müvekkili adına diğer davalı Polonez Ltd. Şti"ni kurduğunu ve bütün mal varlığını bu şirkete aktardığını, müvekkilinin bu şirketin kağıt üzerinde ortağı ve sorumlu müdürü olduğunu, bu amaçla aralarında şirkette bulunan tüm mal ve hakların ...’a ait olduğuna dair inanç sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin 29.04.2003 tarihinde şirketi tüm aktif ve pasifi ile ...’a devrettiğini, ...’ın müvekkilinin maaşını ödememesi, Bağ-Kur primlerini yatırmaması sonucu taraflar arasında ihtilaf çıktığını, bu nedenle işten ayrılmak zorunda kaldığını, davalı mirasçıların şirketin vergilerini ödemediğini, sorumlu müdür olarak gözüken müvekkilinin tüm vergi borçlarını ödemek zorunda kaldığını, söz konusu alacağın tahsili amacıyla yapılan takibin itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek, davalıların itirazlarının iptaline, takibin devamına, %40 icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Bir kısım davalılar vekili, müvekkillerinin murisinin 27.06.2003 tarihinde şirkette bulunan hissesini devrettiğini, muris ...’ın vergi borcunun doğduğu dönemde şirketle ilgilisinin bulunmadığını, davaya konu vergi borcunun davacının kusuru neticesi ortaya çıktığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı şirket temsilcisi, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ile davalıların murisi ... arasında 14.04.2001 tarihli inanç sözleşmesinin imzalandığı, bu inanç sözleşmesi uyarınca davalı şirketin tüm malvarlığının muris ..."a ait olduğu, davacının, davalı şirkette sermayesinin bulunmadığı, davacı tarafından davalı şirketin geçmiş döneme ilişkin vergi borçlarının ödendiği, davalıların ödenen vergi borcu kadar sebepsiz zenginleştikleri, davalıların icra takibi ile temerrüde düştükleri, bu nedenle davacının işlemiş faize yönelik talebinin yerinde bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 16.156,40 TL asıl alacak üzerinden itirazın iptaline, takibin devamına, 6.462,56 TL icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline, işlemiş faize yönelik talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, bir kısım davalılar vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, bir kısım davalılar vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 740,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden bir kısım davalılardan alınmasına, 05.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.