MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuk yaştaki kardeşe karşı öldürmeye teşebbüs
HÜKÜM : TCK"nin 82/1-d-e, 35, 29, 62, 53. maddeleri uyarınca 10 yıl hapis cezası.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Sanık ... hakkında kardeşi olan mağdur ..."a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün, sanık müdafii ve katılan Kurum vekilinin temyiz istemi üzerine yapılan incelemede;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ... hakkında; kardeşi olan mağdur ..."a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçunun sübutu kabul, takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebeplerin niteliği ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozma üzerine verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, katılan Kurum vekilinin, sanık hakkında daha fazla ceza verilmesi gerektiğine, takdiri indirim hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine, sanık müdafiinin yanlış karar verildiğine, kararın usul ve yasaya aykırı verildiğine yönelen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanık ile mağdurun kardeş olup aynı evde yaşadıkları, olay günü aralarında nedeni belli olayan tartışma yaşandığı ve tartışma sırasında mağdurun cebinden bıçak çıkardığı, daha sonra bıçağı sanığın bir şekilde ele geçirdiği ve mağdurun hayati bölgelerinden çok sayıda bıçak darbesiyle iç organ yaralanmasına ve hayati tehlike geçirmesine neden olarak şekilde vurduğu anlaşılan olayda;
Sanığın, bıçakla yaraladığı mağduru olaydan hemen sonra annesi tanık ..."a hemen 112"yi aramasını söylediğini beyan etmesi, tanık ..."ın da ifadesinde, sanık ..."nin kendisine 112"yi aramasını söyleyip söylemediği hususunu hatırlamadığını beyan etmesi karşısında, 5237 sayılı TCK.nin 36. maddesinde düzenlenen gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, sanığın annesine söylediğinin kabul edilmesi halinde kasten yaralama suçundan teşdit uygulanmak suretiyle hüküm kurulması gerekeceğinin nazara alınmaması,
Hususu yasaya aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu sebeple yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, 23/06/2020 gününde oy birliği ile karar verildi.