Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/7411
Karar No: 2019/3421
Karar Tarihi: 28.03.2019

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/7411 Esas 2019/3421 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2018/7411 E.  ,  2019/3421 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl davanın reddine; birleşen dosya (2007/54 E., 2007/59 K) açısından müdahalenin men’i talebinin reddine; şerhin terkini yönündeki talebin kabulü ile 106 ada 198 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesindeki, "üzerindeki ev ... evlatları ve ..."a aittir" şerhinin terkinine, muhdesat bedeli olarak depo edilen 2.854,70 TL’nin davalılara verilmesine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü .
    KARAR
    Davacı vekili , asıl davada dava konusu 106 ada 198 parsel sayılı taşınmazın kayden maliki olduğunu, davalıların taşınmazına tecavüzde bulunduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve kal; birleştirilen davada ise yine meni müdahale ve muhdesatın sicilden terkinine karar verilmesini istemiştir .
    Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur .
    Mahkemece, asıl davanın reddine; birleştirilen davada ise (2007/54 E, 2007/59 K) müdahalenin meni talebinin reddine, şerhin terkini yönündeki talebin kabülü ile 106 ada 198 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesindeki üzerindeki ev ... evlatları ve ..."a aittir şerhinin terkinine, muhdesat bedeli olarak depo edilen 2.854,70 TL’nin davalılara verilmesine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir .
    Asıl dava, elatmanın önlenmesi ve kal; birleştirilen dava ise meni müdahale ve muhdesatın sicilden terkini istemine ilişkindir .
    Mahkemece: “Dava konusu 106 ada 198 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti 03.01.1997 tarihinde kesinleşmiş ve dava konusu taşınmaz davacı üzerine tescil edilmiştir. Kadastro tespitinden evvel davacı ile davalıların murisi ... arasında dava konusu 106 ada 198 parsel sayılı taşınmaz hakkında yaptıkları anlaşma gereğince davacı arsayı verecek, davalıların murisi ... bu taşınmaz üzerine ev yapacak, daha sonra da aralarında paylaşacaklardır. Davalıların murisi ...’ın bu anlaşma gereğince dava konusu taşınmaz üzerine yapmayı vaadettiği evin temelini yaptığı ancak inşaat bu aşamada iken davacı ile aralarında anlaşmazlık çıktığı ve inşaatın bu aşamada kaldığı daha sonra dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin yapıldığı taşınmazın davacı üzerine tescil edildiği taşınmaz üzerinde bulunan inşaat temelinin de davacı ve davalıların murisi ... adına tapuda beyanlar hanesine şerh verildiği tespit edilmekle taşınmaz üzerine davalıların murisi ... tarafından yapılan inşaatın davacı ile aralarındaki anlaşmaya istinaden davacının rızası ile yapmış olması nazara alınarak davalıların dava konusu taşınmaza her hangi bir müdahalelerinin bulunmadığı kanaatine varılmış, bu sebeple müdahalenin meni yönündeki taleplerin reddine karar vermek gerekmiştir. 3402 sayılı Yasa"nın 19/2. maddesinde taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye ait muhdesatın beyanlar hanesinde gösterileceği düzenlenmiştir. Bu düzenleme ile muhdesatın zeminin ayrılmaz parçası olgusu değiştirilmemiş, sadece muhdesat sahibine tazminat isteme olanağı sağlamıştır. 3402 Sayılı Yasa"nın 19/2. maddesi uyarınca kurulan şerhin terkini malik tarafından her zaman istenebilir ancak muhdesatın bedeli ödenmelidir. Ödenmesi gereken tazminat bedeli yapının dava tarihindeki gerçek değeridir. Davamızda da dava konusu taşınmaz üzerindeki muhdesat davalıların murisi ... tarafından yapılmıştır. Taşınmaza malik olan davacı bu muhdesat şerhinin terkinini talep edebilir. Davamızda dava konusu muhdesatın dava tarihindeki gerçek değeri bilirkişi aracılığıyla tespit ettirilmiş ve davacıya verilen süre içerisinde muhdesat bedeli davacı tarafından mahkememize depo edilmiştir .
    Bu durum karşısında tapu kaydındaki muhdesata ilişkin şerhin terkinine karar vermek gerekmiş, muhdesat bedeli davacı tarafından depo edildiğinden ve bu suretle muhtesat üzerinde hak sahibi davacı olduğundan ... ” gerekçesiyle yazılı olduğu üzere hüküm tesis edilmiştir .
    4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun "Bütünleyici Parça" başlığını taşıyan 684. maddesinde : “ Bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur . Bütünleyici parça , yerel adetlere göre asıl şeyin temel unsuru olan ve o şey yok edilmedikçe, zarara uğratılmadıkça veya yapısı değiştirilmedikçe ondan ayrılmasına olanak bulunmayan parçadır . ” ve "Taşınmaz Mülkiyetinin Kaybı" başlığını taşıyan 718. maddesinde: “Arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsar . Bu mülkiyetin kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer. ” hükümleri bulunmaktadır .
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davalıların çekişme konusu taşınmazda kayda ve mülkiyete dayalı bir haklarının bulunmadığı ve tapu kaydındaki muhdesat şerhinin ilgililerine şahsi hak tanıyacağı, bu durumda ayni hak niteliğinde olan mülkiyet hakkına üstünlük tanımak suretiyle davalıların haksız müdahalesinin önlenmesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile elatmanın önlenmesi ve kal isteminin reddine karar verilmesi doğru değildir .
    SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, usul ve yasaya aykırı olan hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, HUMK’un 440/1. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine , peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 28.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi