18. Ceza Dairesi 2015/16899 E. , 2016/3315 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Yaralama, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, ceza verilmesine yer olmadığına
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre ve katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gören ve CMK"nın 260/1. maddesi uyarınca hükmü temyize hakkı bulunduğu belirlenen ve 26/05/2010 tarihli duruşmada sanıktan şikayetçi olduğunu belirten müşteki sanık ..."e davaya katılmak isteyip istemediği sorulmamış ise de, temyiz dilekçesinin içeriği karşısında, CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören müşteki sanık ..."ün davaya katılmasına karar verilerek dosya görüşüldü:
1-Sanık ... hakkında yaralama suçundan kurulan hükme ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığın eyleminin meşru müdafaa sınırları içerisinde gerçekleştirdiğinin kabulü karşısında, CMK"nın 223/2-d maddesi gereğince “beraat” yerine, “ceza verilmesine yer olmadığına” karar verilmesi,
Kanuna aykırı, katılan sanık ..."ün temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, karardaki, "ceza verilmesine yer olmadığına" ibaresi çıkarılarak, yerine "beraat" ibaresinin eklenmesi biçiminde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında yaralama suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
Sanığa yükletilen yaralama eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın Kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından katılan sanık ..."ün ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
3-Sanık ... hakkında hakaret suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Tanıklar Yusuf Keskin ve ..."ın beyanlarında, katılan ... ve sanığın tartıştıkları sırada karşılıklı olarak hakaret ettiklerini bildirmelerine göre; sanık hakkında TCK"nın 129/3. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve katılan sanık ..."ün temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23/02/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.