Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/5604
Karar No: 2022/13388
Karar Tarihi: 09.11.2022

Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2020/5604 Esas 2022/13388 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2020/5604 E.  ,  2022/13388 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
    SUÇ : Rüşvet verme

    HÜKÜM : 1) ... 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/12/2018 tarihli ve 2012/111 Esas, 2018/568 sayılı Kararı ile; rüşvet vermeye teşebbüse azmettirme suçundan mahkumiyet,
    2) ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesinin 10/05/2019 tarihli ve 2019/373 Esas, 2019/1227 sayılı Kararı ile; istinaf başvurusunun esastan reddi.
    Bölge Adliye Mahkemesince verilen istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin karar temyiz edilmekle, temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi;
    15/07/2020 tarihli ve 31186 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7249 sayılı Kanun'un 10. maddesi ile 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 59. maddesine eklenen 5. fıkra ile avukatların görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlar nedeniyle verilen bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin kararları hakkında CMK’nın 286/2. maddesinin uygulanmayacağı hükmünün getirildiği ayrıca 7343 sayılı Kanun'un 15. maddesi ile 1136 sayılı Kanun'a eklenen ve 30/11/2021 tarihinde yürürlüğe giren geçici 24. madde ile de anılan Yasa'nın 59. maddesinin 5. fıkrasının, bu tarihten itibaren 15 gün içinde talep etmek koşuluyla avukatların görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlar nedeniyle bölge adliye mahkemesi ceza dairelerince 15/07/2020 tarihinden önce verilmiş kesin nitelikteki kararları hakkında da uygulanmasına olanak sağlandığı, sanık müdafin anılan geçici maddeye istinaden 15 günlük yasal süre içerisinde 30/11/2021 tarihli dilekçeyle de hükmü temyiz ettiği ve duruşmalı inceleme talebinde bulunduğu gözetildiğinde esasın incelenmesine, dosya kapsamına göre uygun görülmeyen duruşmalı inceleme talebinin CMK'nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE ve incelemenin duruşmasız olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Suç tarihinde avukat olan sanığın, müdafisi olduğu ... ve ... hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığınca çeşitli suçlardan şüpheli sıfatıyla başlatılan soruşturma dosyasından, dosyada taraf olmadığı için yasal olarak belge sureti alma yetkisi bulunmayan ve aynı suçtan haklarında verilen mahkumiyet hükmü kesinleşen ... ve ...’i azmettirerek soruşturma dosyasında zabıt katibi olarak görev yapan...’a 5.000 TL menfaat sağlayıp müvekkillerine ait tape kayıtlarına ilişkin evrakın suretini temin etmeye çalıştığının kabulüyle ilk derece mahkemesince hakkında rüşvet vermeye teşebbüse azmettirme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ise de;
    Suç tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK’nın 153/1. maddesinde “Müdafi, soruşturma evresinde dosya içeriğini inceleyebilir ve istediği belgelerin bir örneğini harçsız olarak alabilir” hükmünün yer aldığı, aynı maddenin 2. fıkrasında ise “Müdafiin dosya içeriğini incelemesi veya belgelerden örnek alması, soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecek ise, Cumhuriyet savcısının istemi üzerine, sulh ceza hâkiminin kararıyla bu yetkisi kısıtlanabilir” düzenlemesine yer verildiği, dosya içerisinde yer alan ... Sulh Ceza Mahkemelerine ait cevabi yazılardan suç tarihi itibarıyla iddiaya konu soruşturma dosyası kapsamında müdafin dosya içeriğini inceleme veya belgelerden örnek alma yetkisini kısıtlayan bir kararın bulunmadığının anlaşıldığı, bu haliyle dosyadan müdafisi olduğu şahıslar adına harç dahi ödemeden örnek alma yetkisi bulunan sanığın isnat edilen eylemi yetkisiz kişileri azmettirip menfaat sağlayarak işlediğinin kabulünün mümkün olmadığı, kaldı ki tüm aşamalarda alınan sözlü ve yazılı savunmalarında bu hususu dile getiren sanığın ayrıca suç tarihinden bir gün öncesi olan 11/05/2011 tarihinde aynı adliyede daha önce icra müdürü olarak görev yapan tanıdığı ...’ü aradığını, dosyada gizlilik kararı olmadığını bildiğinden fotokopi alıp alamayacağını sorduğunu, şahsın bir süre sonra kendisini arayarak alamadığını söylemesi üzerine kendisine teşekkür ettiğini, aynı gün ...’nın emniyetteki ifadesine katıldığını ve işlerinin yoğunluğu sebebiyle adliyeye gidemediğini, geç saatte bürosuna döndüğü için büronun alt katında telefonunu şarja takarak üst katta istirahate çekildiğini, olay günü ... ...’ın kendisini tekrar aradığını fakat istirahatte olduğundan telefonu yanında stajyer avukat olarak çalışan ...’nun açtığını ve fotokopi evrakı alacağını bildirmesi üzerine “Abi, ... ve ... abi, hem telefon hem de bunlarla ilgili her şey” şeklindeki mesajın da stajyer avukat tarafından gönderildiğini, bu durumu uyandığında Nuri Çağrı’nın kendisine anlattığını, kendisinin de Tolga’nın ifadesine katıldığını ve ifade sırasında tape kayıtlarının okunarak sorular sorulduğunu, artık tapelere gerek kalmadığını stajyer avukata söylediğini, sonrasında yaşanan olaylardan haberdar olmadığı gibi kimseye de para vermediğini savunduğu, bu savunmanın gerek ...’ün gerekse de ...’nun beyanları ile doğrulandığı, bunun yanında ... ile...’ın ifadelerinden sanık avukat ile hiç muhatap ve kendisinden haberdar olmadıklarının anlaşıldığı, olayın faillerinin tamamının tespiti amacıyla, Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda zarf içerisine konularak... tarafından ...’e tape kayıtları olduğu söylenerek verilen kağıtların da sanığa değil ...’e teslim edildiği, ... ...’ın ...’ten aldığı kağıtları sanığa teslim edeceğine dair bir beyanının bulunmadığı, dolayısıyla tüm dosya kapsamından dava konusu eyleme sanığın azmettiren olarak katıldığına dair savunmasının aksine mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği nazara alınarak ilk derece mahkemesince verilen mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5271 sayılı CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozmaya konu kararın niteliği de nazara alınarak aynı Kanun'un 304/2-a maddesi gereğince dosyanın ... 12. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ise ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİNE 09/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi