Sanıklar hakkında “2006 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçundan da dava açıldığı halde hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, bu suç yönünden mahallinde hüküm kurulması mümkün görülmüştür. A) Sanıklar hakkında “2006 takvim yılında sahte fatura kullanma” ve “2007 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçlarından kurulan düşme hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyizinin incelenmesinde; Sanıklara yüklenen suçların Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, 26.04.2007 ve 31.12.2007 olan suç tarihlerinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği ve sanıklar hakkındaki kamu davalarının düşmesine karar verilmesi gerektiği Mahkemece gerekçeleri gösterilerek kabul ve takdir kılınmış olmakla; katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükümlerin ONANMASINA, B) Sanık ... hakkında “2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçlarından kurulan beraat hükümleri ile sanık ... hakkında aynı suçlardan kurulan mahkûmiyet hükümlerine yönelik katılan vekili ve sanık ...’nın temyizinin incelenmesinde; Sanık ...’ya yüklenen “2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme ” suçu ile sanık ...’ya yüklenen “2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçlarının Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, 31.12.2008 ve 31.10.2009 olan suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği; sanık ...’ya yüklenen “2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e maddesinde öngörülen olağan dava zamanaşımının, kesen son sebep olan sanık ...’nın sorgusunun yapıldığı 21.03.2013 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla katılan vekili ve sanık ...’nın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 20.12.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.