17. Hukuk Dairesi 2016/16314 E. , 2017/8272 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davacı ... şirketinin sigortalısı ..."nin kendi sevk ve idaresindeki aracı ile ..."tan ... istikametine doğru giderken, ..."ın kullandığı, ... Belediyesine ait araçla maddi hasarlı trafik kazası yaptığını, kazanın polis tutanaklarına göre ..."ın, ..."nin şeridine tecavüz etmesi sonucu meydana geldiğini, söz konusu aracın hasar gördüğünü ve ... poliçesine istinaden 71.000,00 TL ödeme yapıldığını, bunun 42.600,00 TL"sini diğer ... şirketinden iade aldığını, geriye kalan miktar için TTK"nın 1472.maddesi hükmüne göre sigortalısına zarara sebebiyet verenlere karşı talep ve haklarına halef olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 28.400,00 TL"sinin dava konusu yapıldığını belirterek, davacı şirketin ödeme tarihi olan 23/10/2012 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte tahsiline, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili; davacının kısmi dava açmasının mümkün olmadığını, hukuki yararının bulunmadığını, davanın usulden reddi gerektiğini, dava dilekçesinde kazanın meydana geldiği tarihin belirtilmediğini, davalı ..."in tam kusurlu olmadığını, kazaya karışan aracın hasarsız değerinin dahi 71.000,00 TL olamayacağını, davalı ..."in davacı şirkete 5.000,00 TL ödeme yaptığını, bu husunun bilirkişi incelemelerinde dikkate alınmasını talep ettiklerini, davanın ... şirketlerine ihbar edilmesi gerektiğini, ticari avans faizi talep edilmesinin usul ve yasalara aykırı olduğunu belirterek, davanın usulden ve esastan reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile, 5.650,00 TL tazminatın ödeme tarihi olan 23/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, dair karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, davacı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava kasko ... poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
... şirketi poliçede yazılı limitle sınırlı olmak üzere araçta meydana gelen gerçek zarardan sorumludur. Somut olayda davalı ... tarafından davacı ... şirketine 04.07.2013 tarihinde rücu alacağına esas olmak üzere 5.000,00 TL ödeme yapılmıştır. Söz konusu miktar dava tarihinden sonra ödenmiş olup o kısımla ilgili konusuz kalması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilerek, davalı tarafın dava açılmasına sebebiyet vermesi nedeniyle, davacı taraf dava açmakta haklı olduğundan, 5.000,00 TL ödeme düşülmeden gerçek zarar miktarı üzerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti hesaplanması gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 356,75 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 27.9.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.