17. Hukuk Dairesi 2016/9651 E. , 2017/8258 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline ait, davalıya kasko sigortalı aracın müvekkili şirket çalışanı ..."nun sevk ve idaresindeyken gerçekleşen tek taraflı kazada hasarlandığını, hasarın ödenmesi için davalıya başvurduklarını, ancak davalının aracın kiralama işinde kullanıldığı iddiasıyla hasarı ödemekten kaçındığını ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 27.04.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile taleplerini 16.761,08 TL"ye yükselttiklerini bildirmiştir. 19.04.2012 tarihli celsede davacı vekili aracın hurdasının müvekkili yedinde bulunduğunu beyan etmiş, davalı ... vekili de bu hususun doğru olduğunu ifade etmiştir.
Davalı vekili, kaskolu aracın özel otomobil olmayıp, kiralama işinde kullanıldığını, bu nedenle de poliçe özel şartları gereğince poliçenin hükümsüz hale geldiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile asıl dava değeri olan 10.000,00 TL"nin 29.07.2011 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle birlikte, ıslah değeri olan 6.761,08 TL"nin ıslah tarihi olan 27.04.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte olmak kaydıyla toplam 16.761,08 TL"nin
davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş; hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine verilen bozma kararında, kaza anında aracı kullanan..."nun tanık olarak dinlenmesi, davacı şirketin ticari defterleri, kayıtları, sözleşme ve faturaları getirtilerek, özel oto kaskolu aracın, şirket envanterinde ne olarak kayıtlı olduğu, kiralama işinde kullanılıp kullanılmadığı hususlarının araştırılması gerektiği belirtilmiş; mahkemece bozmaya uyulmuş ve bilirkişi raporu aldırılarak davacı şirket adına kayıtlı 31 adet aracın bulunduğu, 25 adet aracın kiralık araç olarak kayıtlı olduğu, 6 adet aracın ise Seyahat Acentesi aracı olarak kaydedildiği, dava konusu aracın Seyahat Acentesi aracı olarak kaydedildiğinin bildirilmesi karşısında dava konusu aracın kiraya verilen araçlardan olmadığı, ..."ya ulaşılamaması da dikkate alınarak yeniden dinlenilmesine yer olmadığı ve hazırlık ve dosya kapsamında bulunan beyanları ile yetinilmesi gerektiği kanaatine varıldığı belirtilerek, 10.000,00 TL"nin 29/07/2011 tarihinden itibaren işleyecek temerrüd faizi ile birlikte 6.761,08 TL"nin ise ıslah tarihi olan 27.04.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 858,74 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 27/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.