Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/16401 Esas 2016/13024 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/16401
Karar No: 2016/13024
Karar Tarihi: 24.11.2016

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/16401 Esas 2016/13024 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2015/16401 E.  ,  2016/13024 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle yaralama
    Hüküm : Sanıklar hakkında ayrı ayrı TCK’nın 89/1, 89/2-b-e, 62, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Taksirle yaralama suçundan sanıkların mahkûmiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar müdafiileri ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık ... ile ...’in ... isimli işyerini birlikte işlettikleri, sanık ...’ın aynı işyerinde operatör olarak çalıştığı, 15 yaşındaki mağdur ...’ın aynı işyerinde iki aydır temizlikçi büro elemanı olarak görev yaptığı, olay tarihinde beton karıştırıcısında çimento az geldiği için operatör olan sanık ..."nın mağdura "karıştırıcının içine gir ve ağzını aç" dediği, bunun üzerine mağdurun karıştırıcının içine girerek temizlediği esnada sanık ..."ın karıştırıcıyı çalıştırdığı, karıştırıcıdan çıkamayan mağdurun hayati tehlike geçirerecek ve vücudunda hayati fonksiyonlarını ağır 6.derecede etkileyecek kemik kırığı meydana gelecek şekilde yaralandığı olayda; mahkemenin kabulünde ve temel ceza tayininde bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamede bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafiilerinin kusura, eksik inceleme ile hüküm verildiğine, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi gerektiğine, katılanlar vekilinin az ceza verildiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Sanıklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde cezanın hapse çevrileceğinin ihtarı yerine infazı kısıtlar biçimde “hapse çevrilmesine” karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükümlerin 6. paragrafındaki “hapse çevrilmesine” ibaresinin çıkarılarak “hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına (ihtar edildi)” cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.