Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/8888
Karar No: 2007/10428
Karar Tarihi: 27.06.2007

Ani Etki - Iş Kazası - Işverenin Sorumluluğu - Maddi Ve Manevi Tazminat - Peşin Sermaye Değeri - Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/8888 Esas 2007/10428 Karar Sayılı İlamı

 

 

21. Hukuk Dairesi 2007/8888 E., 2007/10428 K.

21. Hukuk Dairesi 2007/8888 E., 2007/10428 K.

  • ANİ ETKİ
  • İŞ KAZASI
  • İŞVERENİN SORUMLULUĞU
  • MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT
  • PEŞİN SERMAYE DEĞERİ

 

  • 4857 S. İŞ KANUNU [ Madde 77 ]
  • 506 S. SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) [ Madde 24 ]

"İçtihat Metni"

Davacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.

Hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

1-

Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, kararın dayandığı gerektirici nedenlere göre davacıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan tüm temyiz itirazlarının reddine.

2-

Dava, davacıların yakınlarının iş kazası sonucu ölümü nedeniyle uğradıkları maddi ve manevi zararın giderilmesi istemine ilişkindir.

Mahkemece istem kısmen kabul edilmiştir.

Zararlandırıcı olaya maruz kalan işçi, olay günü davalı işveren Hikmet"e ait lokantada çalışırken, diğer işçi Saim"le tartışması sonucu davalı Saim tarafından bıçaklanarak ölümü suretiyle gerçekleşen iş kazası sonucu ölmüştür.

İnsan yaşamının kutsallığı çevresinde işveren, işçilerin sağlığını ve iş güvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak ve bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu İş Kanunu"nun 77. maddesinin açık buyruğudur.

Mahkemece hükme esas alınan İş Kanunu"nun 77. maddesinin öngördüğü koşulları gözönünde tutarak ve özellikle işyerinin niteliğine göre, işyerinde uygulanması gereken İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü"nün ilgili maddelerini incelemek suretiyle iş sağlığı ve iş güvenliği konularında uzman bilirkişilerden alınan oluşa uygun kusur raporunda davalı işverenin % 25, davalı Saim"in % 50 ve sigortalının % 25 oranında kusurlu olduğu saptanmış ve maddi tazminat için alınan bilirkişi hesap raporunda bu oranlar uygulanmıştır. İş Kanunu"nun 77. maddesine ve oluşa uygun 08.05.2006 tarihli kusur raporunda davalı işveren Hikmet de % 25 oranında kusurlu bulunduğuna ve dava dilekçesinde maddi ve manevi tazminat istemleri davalılardan müştereken ve müteselsilen istendiğine göre davacılar yararına hükmedilen manevi tazminat alacağından diğer davalı Saim ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu açıktır. Buna rağmen mahkemece "davalı Hikmet"in manevi tazminatla ilgili sorumluluğunun bulunmaması" gerekçesiyle bu konudaki davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

2- Dava nitelikçe Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından karşılanmayan zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Bu nedenle, haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için Kurum tarafından hak sahiplerine bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin belirlenen tazminattan düşürülmesi gerektiği Yargıtay"ın oturmuş, yerleşmiş görüşlerindendir. Bu bakımdan, davanın niteliği gözönünde tutularak öncelikle hak sahibi davacı anne ve babaya gelir bağlanmamış olduğundan bu yön, hak sahibinin tazminat hakkını doğrudan etkileyeceğinden hak sahibine; gelir bağlanması için Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığı"na başvuruda bulunması ve gelir bağlanması için SSK aleyhine dava açması için önel verilmesinde yasal zorunluluk olduğu açıktır. Başka bir anlatımla, hak sahibi tarafından Kurum aleyhine açılan davada, 506 sayılı Yasa"nın 24. maddenin öngördüğü koşulların oluşmadığının saptanması durumunda; hak sahibine, gelir bağlanamayacağı, hak sahibinin, destekten yoksun kalma tazminatı isteme hakkına sahip olmayacağı açık-seçiktir. Öte yandan, 4958 sayılı Yasa"nın 35. maddesi ile 506 sayılı Yasa"nın 24. maddesindeki "geçimi sigortalı tarafından sağlandığı belgelenen" ibareleri değiştirilerek yerine "Sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi çalışmayan veya 2022 sayılı Kanun"a göre bağlanan aylık hariç olmak üzere bunlardan her ne ad altında olursa olsun gelir veya aylık almayan" ibareleri getirtilmiştir. Bu tür yeni yasaların yürürlüğe girmeleri ile birlikte derhal tesirini husule getireceği henüz kesinleşmemiş olan eldeki dava yönünden de dikkate alınması gerekeceği tartışmasızdır. Bu gibi durumlarda kanunların geriye yürümesi değil ani etkisi söz konusudur. Somut olayda, zabıta tahkikatından davacı baba Salih"in serbest meslek sahibi olduğu ve 300 YTL civarında aylık gelirinin bulunduğu, ikamet ettiği evin kendisine ait olduğu bildirilmekle bu davacının maddi tazminat talebinin mahkemece reddi doğru ise de, hak sahibi ana yönünden yukarıda açıklanan doğrultuda, inceleme ve araştırma yapılmadığı ortadadır.

Yapılacak iş; davacı anneye kendisine iş kazası sigorta kolundan ölüm aylığı bağlanması için SSK"ya müracaatta bulunması giderek dava açmak üzere önel vermek ve çıkacak sonuca göre karar vermektir.

O halde davacıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA),

temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 27.06.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi