17. Hukuk Dairesi 2015/7287 E. , 2017/8240 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... Gelir İdaresi Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiliyle davalı ... Tic.Ltd.Şti. arasında yapılan ticari alışveriş nedeniyle doğan 10.06.2012 tarih ve 536615 nolu faturadan dolayı 7.080,00 TL borcunu davacının ilgili şirkete nakten ve peşin olarak ödediğini, söz konusu şirketle aralarında başkaca bir ticari ilişki de bulunmadığını, hal böyleyken... Tic.Ltd.Şti."nin vergi borçları nedeniyle ... Vergi Dairesi Başkanlığı ... Vergi Dairesi Müdürlüğü"nün davacıya haciz bildirgesi gönderdiğini, olayı algılayamayan davacının süresinde itiraz etmediğini, daha sonra gönderilen ödeme emrine de ilgili şirketin olayın kendileriyle ilgisi olmadığı yönündeki ... veren beyanlarından dolayı itiraz etmediklerini, akabinde davacının tüm mal varlığına, banka hesaplarına ve araçlarına haciz konulduğunu ileri sürerek müvekkilinin takip borçlusu ... Tic.Ltd.Şti."ne ve ... Vergi Dairesi Başkanlığı ... Vergi Dairesi Müdürlüğü"ne borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... Ltd. Şti. cevap dilekçesinde; davacıyla şirketleri arasında 10.06.2012 tarih ve 536615 nolu faturaya konu ticari ilişkinin kurulduğunu, davacının fatura bedelini nakten ve peşin olarak ödediğini, bunun dışında herhangi bir ticari ilişkilerinin bulunmadığını, bildirmiştir.
Davalı ... Vergi Dairesi Başkanlığı ... Vergi Dairesi Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde; davacının... Tic.Ltd.Şti. ile olan ticari ilişkisini kabul ettiğini, davacı hakkında yapılan takibin kesinleştiğini, davacının borçlu olmadığını aynı derecede kanıtlarla ispatlaması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller, dosya kapsamı ve itibar edilerek hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davacıyla davalı şirket arasındaki ticari ilişkinin 10.06.2012 tarih ve 536615 nolu 7.080,00 TL bedelli faturayla sınırlı kaldığı, fatura bedelinin de davacı tarafından davalıya nakden ve peşin olarak ödendiğinin ticari defter ve kayıtlarla teyit edildiği anlaşıldığından davanın kabulüne, davacı şirketin takip vergi borçlusu ... Ltd Şti"ne ve ... Vergi Başkanlığı ... Vergi Dairesi Müdürlüğü"ne borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı ... Gelir İdaresi Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ... Gelir İdaresi Başkanlığı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-136 Sayılı Avukatlık Kanunu"nun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı Yasa"nın 35.maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmü gereğince maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücreti takdir edilmesi doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7.maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Gelir İdaresi Başkanlığı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Gelir İdaresi Başkanlığı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının 6. paragrafında yer alan “24.361,94 TL vekalet ücreti” ifadesinin hükümden çıkartılarak yerine “1.500,00 TL maktu” ibaresinin yazılarak” hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.