4. Hukuk Dairesi 2010/14916 E. , 2012/2753 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... AŞ. ve diğerleri aleyhine 25/09/2008-29/07/2009 gününde verilen dilekçelerle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen 06/07/2010 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili, duruşmasız olarak incelenmesi de diğer davalılar vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne ve miktar itibariyle duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, basın yolu ile kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalılar tarafından temyiz olunmuştur.
Davacı, dava konusu edilen yayınlarda kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunu ileri sürerek uğradığı manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalılar, dava konusu edilen yayının, davacının tutuklu sanığı olarak yargılandığı kamu davasının iddianamesinde yer alan iddialardan ibaret olduğunu, basın özgürlüğü sınırları içinde kalınarak yapılan yayın nedeni ile hukuka aykırılık bulunmadığından davanın reddini istemişlerdir.
Dava konusu “33 Erin Şehit Edilmesinde Azmettirici Perinçek mi?” başlıklı 28.07.2009 günlü, “Ürperten İddia: Bingöl’de 33 Askerin Şehit Edilmesini Doğu Perincek İstedi” başlıklı, 29.07.2008 günlü yayınlarda, kamuoyunda ... adı ile bilinen soruşturma kapsamında tanık sıfatı ile ifadesine başvurulan ...’ün beyanları ve iddianame içeriğine yönelik bilgilere yer verilmiştir.
Dosya kapsamı ve içeriği aleniyet kazanmış bulunan iddianame kapsamından, davacının, halen ... 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen kamuoyunda ... adı ile bilinen kamu davasında sanık olarak tutuklu bulunduğu, davalı ...’ün ise Milli İstihbarat Daire Başkanlığından emekli olduğu; anılan soruşturma kapsamında davalı ...’ün tanık sıfatı ile ifadesine başvurulduğu, davalının kendisine yöneltilen soruları yanıtladığı, davacı hakkındaki iddiaların kamu davasının iddianamesi içeriğinde yer aldığı anlaşılmaktadır.
Şu durumda, davalı ...’ün kamu görevi niteliğindeki tanık sıfatı ile verdiği ifadesi, diğer davalıların da aleniyet kazanmış bulunan iddianame içeriğinde yer alan iddiaları haber yaparak gündeme getirmiş bulunmalarında hukuka aykırılık bulunmadığının kabulü ile istemin tümden reddi gerekir.
Yerel mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, istemin tümden reddi yerine bir bölümünün kabulü doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 23/02/2012 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
(M)
KARŞI OY YAZISI
Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedenine dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Davalılar ... Gazetecilik AŞ. ve ... vekilleri dava konusu yayınının kamuoyunda “...” olarak bilinen davanın iddianamesinden alıntı ve derlemeler yapılarak hazırlandığını, iddianamenin 254. sayfasından başlayarak 299. sayfasına kadar olan bölümde yayına konu olayların anlatıldığını, bu bölümün mahkemece celbine karar verilmesini istemişlerdir.
Şu durumda mahkemece bu savunma değerlendirilmek üzere iddianamenin anılan bölümleri getirtilip incelenerek yayının görünür gerçekliğe uygun olup olmadığının denetlenmesi gerekirken bu yolda bir inceleme ve araştırma yapılmadan eksik inceleme ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi yerinde olmadığından kararın bu nedenle bozulması gerektiği düşüncesiyle çoğunluğun bozma nedenine katılmıyorum. 23/02/2012