Davacı, davalı işveren nezdinde 21.09.1983-05.08.1992 tarihler arası çalıştığının ve 1479 sayılı Yasa"ya tabi zorunlu sigortalı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi
Dava, davacının 21.09.1983-05.04.1992 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa’ya tabii zorunlu sigortalı olduğunun tesbiti istemine ilişkindir.
Mahkemece istemin reddine karar verilmiştir.
1.4.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesinde zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için esnaf sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kaydı aranırken 20.4.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesi değiştirilecek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olması şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için meslek kuruluşuna kayıtlı olma yeterli görülmüş, 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için vergi kaydı veya esnaf sicil kaydı veya oda kaydının bulunması yeterli görülmüş, 2.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olma şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için esnaf sicil kaydı ve oda kaydının bir arada bulunması yeterli görülmüştür.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, davacı 09.12.1980 tarihinde resen oda kaydına istinaden 15.10.1980 tarihi itibariyle kayıt ve tescil edildiği, 21.09.1983 tarihinde oda kaydının silindiğinden bahisle 1984 yılında terkini istediği ,1995 yılında yenide sigortalı olmak istemesi üzerine 05.08.1992 tarihi itibariyle yeniden tescil edildiği, 15.10.1980-21.09.1983 01.12.1981-21.09.1983,05.08.1992-27.09.1995 tarihleri arasında vergi kaydı bulunduğu 15.10.1980-21.09.1983 ,01.01.1985 tarihinden itibaren oda kaydının devam ettiği ve sicil kaydının olmadığı, 1980-1983döneminde ve 19.10.1994 tarihinden itibaren primlerini düzenli ödediği ,davalı kurumca 21.09.1983-05.08.1992 tarihleri arasında vergi, oda ve sicil kaydının bulunmadığı için sigortalılığının iptal edildiği, davacının belirtilen dönemde 1479 sayılı Yasa’ya tabi zorunlu sigortalılık şartlarının oluşmadığı görülmektedir. Davacı davalı Bağ-Kur’un kendisini sigortalı saymadığı döneme ilişkin süreye yönelik primlerini ödediğini ileri sürmektedir. Mahkemece davalı kurumun bu konuda verdiği cevap dilekçesi ile yetinilmiş davacının yaptığı prim ödemelerinin uyuşmazlık konusu olan dönemi kapsayıp kapsamadığı bilirkişi incelemesi yaptırılarak açık olarak ortaya konulamamıştır.
Davacı tarafından yapılan prim ödemeleri, davacının sigortalılık şartlarını taşımadığı Bağ-Kur’un sigortalı saymadığı döneme ilişkin ise; primleri tahsil eden ve uzun yıllar bu primi kullandıktan sonra primi yatırılmış süreyi sigortalı süresinden saymayan Kurum işlemi Medeni Kanunun 2. maddesinde ifadesini bulan iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığından Kurum işlemini geçerli saymak mümkün değildir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 1.10.1997 gün, 1997/10-578. 1997/758 sayılı kararı da bu yöndedir.
Yapılacak iş; davacının yaptığı prim ödemelerinin geçmişe dönük alınıp alınmadığı, alınmış ise hangi süreleri kapsadığı konusunda uzman bilirkişi aracılığı tesbit edilerek yapılan ödemelerin davacının zorunlu sigortalılık şartlarını taşımadığı uyuşmazlık konusu döneme ilişkin süreyi kapsadığının saptanması halinde davacının bu dönemde 1479 sayılı Yasa’ya tabi zorunlu sigortalı sayılması gerektiği kabul edilmelidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve araştırma sonucunda, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 26.06.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.