4. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/1070 Karar No: 2012/2724 Karar Tarihi: 22.02.2012
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2012/1070 Esas 2012/2724 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2012/1070 E. , 2012/2724 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 07/05/2009 gününde verilen dilekçe ile haksız ihtar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 06/05/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız ihtar nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm; davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı banka tarafından kefil sıfatıyla borçlu bulunduğuna dair noter ihtarnamesi gönderildiğini, ihtarnamede, borcun yedi gün içinde ödenmesinin istendiğini, böyle bir borcu olmadığına dair karşı ihtarname çekerek akabinde menfi tespit davası açmak zorunda kaldığını belirterek, uğradığı maddi ve manevi zararın tazminine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının eyleminin vücut bütünlüğü veya kişilik hakkına yönelik olmadığı ve maddi zararın ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı, haksız ihtarname nedeniyle zarara uğradığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Bu davada öncelikle davalının ihtarname çekmekte haklı olup olmadığının irdelenmesi gerekir. Davacı tarafça açılan menfi tespit davasında, davalının ilk celsedeki kabul beyanı nedeniyle, davanın kabulle sonuçlandığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla davalının kusurlu olarak ihtarname çektiği tartışmasızdır. Ayrıca, haksız yere bir kimsenin haciz tehdidine maruz bırakılması o kimsenin kişilik haklarına saldırı oluşturan ve Borçlar Yasası"nın 49. maddesi gereğince manevi tazminatla sorumlu tutulmasını gerektiren bir davranıştır. Mahkemece, kişilik haklarına saldırının varlığı kabul olunarak uygun bir manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken, manevi tazminat istemin tümden reddi doğru olmayıp kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA; davacının diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 22/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.