17. Hukuk Dairesi 2015/18848 E. , 2017/8204 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; davalı ..."ın sevk ve idaresinde bulunan ... plakalı polis aracı ile 14/03/2009 tarihinde ... Merkez Mah. E-5 karayolu üzerinde seyir halinde iken, yol kenarında bulunan toprak zeminde, işyerine gitmek amacıyla yürümekte olan mütevaffanın işyerinin bahçesine girmek üzereyken çarptığını, ağır yaralanan müteveffanın 27/03/2009 tarihinde hayatını kaybettiğini, kazanın oluşumunda davalının tam kusurlu olduğunu, müvekkillerinin mağduriyet içinde olduğunu bildirip, murisin annesi davacı ... için 5.000 TL maddi, 40.000 TL manevi, kardeşi olan davacı ... için 4.000 TL maddi, 20.000 TL manevi, nişanlısı olan davacı ... için 1.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın fazlaya dair hak ve talepleri saklı kalmak üzere olayın meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini talep etmiş,21.06.2012 tarihinde ıslah ile davacı ... için maddi tazminat talebini 15.499,67 TL"ye yükseltmiştir.
Davalılar vekilleri davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davacı ..."nın açmış olduğu maddi tazminat davasının, ıslah talebi de dikkate alınarak kabulüne, 15.499,67 TL tazminatın, davalılardan tahsiline (davalılardan ... poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olmak kaydıyla), bu miktara olay tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına; davacılar ... ve ..."nun açmış olduğu maddi tazminat davasının reddine; davalılar ...Bakanlığı ve ... aleyhine açılan manevi tazminat davasında talebin kısmen kabulüne, anne ... için 30.000,00 TL,kardeş ... için 20.000,00 TL, nişanlı ... için 10.000,00 TL manevi tazminatın, olay tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte bu davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına talebin K.T.K ve B.K. Hükümlerine dayanılarak talep edilmiş olmasına göre, davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı BK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı Ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar ve kaza tarihide dikkate alındığında, davacılar yararına takdir olunan manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin harç, yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik temyiz ititrazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (3)nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin harç, yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine, 26/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.