23. Hukuk Dairesi 2011/3758 E. , 2012/1911 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı, davalı kooperatifin üyesi olduğunu, 19.06.2010 tarili genel kurulda yasaya aykırı olarak ortaklıktan çıkarıldığını, denetim kurulu üyelerinden toplantıya katılmayanların olduğunu, bilanço, yönetim ve denetim kurulu raporlarının gerçeği yansıtmadığını, yönetim kurulu üyelerinden birinin istifa ettiğini ve yerine seçim yapılmadığını ve kararlarının yok hükmünde olduğunu, yönetim ve denetim kurullarının ibrası ve yeniden seçimlerinde ilgili kurallara uyulmadığını ileri sürerek, 19.06.2010 tarihli genel kurulun, genel kurulda alınan kararların ve hakkındaki ihraç kararının iptaline, alınan kararların geçersizliğinin, yönetim ve denetim kurullarının ibra edilmediğinin ve hesaplarda usulsüzlük olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Kooperatif vekili, davacının hakkını kötüye kullandığını, genel kurulun tamamının iptalinin istenemeyeceğini, açtığı davalarla tasfiye sürecini geciktirdiğini, genel kurul toplantısında ve alınan kararlarda hukuka aykırılık bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre, davacı hakkında yasal usule uyulmadan ihraç kararı alındığı, yönetim ve denetim kurullarının ibrası ile bilançonun tasdikine ilişkin oylamada sadece davacının red oyu verdiği, diğer ortakların kabul oyu verdikleri, bu nedenle oylamadaki usulsüzlük iddiasının sonuca etkisi olmadığı, diğer kararlarla ilgili de yalnızca red oyu kullandığı, muhalefet şerhini tutanağa geçirtmediği gerekçesiyle, ihraca ilişkin 8 nolu kararın iptaline, diğer istemlerin ise reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, tarafların iddia ve savunmalarını karşılayacak şekilde bir bilirkişi raporu alınmadan, davacının ihracına ilişkin kararın iptaline, diğer istemlerin ise reddine karar verilmiştir. Kararın gerekçesinde, davacı oyunun yönetim kurulu ve denetim kurulunun ibrası ve bilançonun tasdikine ilişkin kararlarda sonuca etkili olmaması ve diğer kararlar yönünde de yalnızca red oyu verip muhalefetini tutanağa geçirtmemesi üzerinde durulmuş ve ihraç kararı dışındaki maddelerin iptali isteminin reddine karar verilmiştir.
Kooperatifler Kanununun 53.maddesine göre, kanuna, anasözleşmeye veya iyiniyet kurallarına aykırı kararlara karşı, toplantıya katılıp karşı oy veren ve muhalefetini tutanağa
geçirten ortaklar, toplantıdan itibaren bir ay içinde iptal davası açabilirler. Fakat, kanunun emredici hükümlerine aykırılık halinde, alınan kararlar BK"nun 19. ve 20.maddeleri uyarınca mutlak butlanla sakat olacağından, iptalleri için açılacak davalarda karşı oy kullanma ve muhalefet etmek şartı aranmayacağı gibi, bir aylık hak düşücürü süre içinde davanın açılmış olması gerekmez. Davacının özellikle, kooperatif ortağı olduğu belirtilen birçok kişinin ortaklar defterinde kaydının bulunmadığı, yönetim ve denetim kurulu ibrasında oy kullanamayacak bazı kişilerin oy kullandığı, anasözleşmeye aykırı olmasına karşın bazı kişilerin vekaleten oy kullandıkları, bu suretle nisabın sağlanamadığı ve kurulların kanuna aykırı olarak seçildiği yönündeki itirazları, kanunun emredici hükümlerine mutlak aykırılık iddiası olup, red oyu verilmemesi veya muhalif kalındığının tutanağa geçirilmemesi halinde dahi dava açılabileceğinden, işin esasına girilerek, kanuna aykırılık tespit edildiğinde geçersizliğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece, kooperatif uygulamaları konusunda uzman bir bilirkişi seçilerek, kooperatif kayıt ve defterleri, genel kurul tutanakları, yönetim kurulu kararları, hazirun cetveli, üye kayıt defteri ve toplantı tutanakları üzerinde inceleme yaptırılarak, iddia ve savunmaları tümüyle karşılayacak şekilde ve alınan kararları tek tek değerlendiren bilirkişi raporu alınarak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 13.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.