Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/16953
Karar No: 2020/9017
Karar Tarihi: 08.07.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/16953 Esas 2020/9017 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi         2017/16953 E.  ,  2020/9017 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ: ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı ile davalılardan .... vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin Milli Eğitimden emekli olduktan sonra 06.09.2005 tarihinde ... ... İlkokulunda sınıf öğretmeni olarak çalışmaya başladığını, halen aynı işyerinde çalışmaya devam ettiğini, kurum ile imzaladıkları sözleşme gereği haftada 30 saat derse girmekle yükümlü olmasına rağmen müvekkilinin etüd çalışmanlarına, haftasonu kurslardaki derslere katıldığını, sınav gözetmeliği de yaptığını ancak çalışmalarının karşılığının ödenmediğini ileri sürerek ücret, ek ders ücreti, sınav gözetmenlik ücreti, kurs ücreti, fazla çalışma, hafta tatili ücreti, maaş farkı alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı .... vekili yargılama aşamasındaki beyanında davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar süresi içerisinde davacı vekili ve davalı .... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Davacı ve davalı arasında davacının aylık ücretinin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.4857 sayılı İş Kanununda 32 nci maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.İş sözleşmesinde ücretin kararlaştırılmadığı hallerde ücretin miktarı, işçinin kişisel özellikleri, işyerindeki ya da meslekteki kıdemi, meslek unvanı, yapılan işin niteliği, iş sözleşmesinin türü, işyerinin özellikleri, emsal işçiler o işyerinde ya da başka işyerlerinde ödenen ücretler, örf ve adetler göz önünde tutularak belirlenir.Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.Mahkemece, Türkiye İstatistik Kurumunun resmi internet sitesindeki “kazanç bilgisi sorgulama” kısmından da faydalanılması ve emsal ücret araştırması sonucunda elde edilen verilerle birlikte, anılan Kurumun resmi internet sitesindeki bilgiler de dikkate alınarak emsal ücretin belirlenmesi mümkündür.
    Somut olayda, davacı emekli olduktan sonra davalı nezdindeki özel okulda sınıf öğretmeni olarak çalışmış olup, dava dilekçesinde net 2.035,00 TL ücret aldığını beyan etmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının ücreti, Milli Eğitim Bakanlığınca davacının kıdemine denk resmi okul öğretmeninin aldığı belirtilen net 1.981,82 TL kabul edilmek suretiyle işçilik alacakları hesaplanmıştır. 5580 sayılı Kanun’un 9. maddesinde, özlük haklarına ilişkin düzenlemelere yer verilmiş olup, maddenin ikinci fıkrasında, “Okullarda yöneticilik ve eğitim-öğretim hizmeti yapanlara, kıdemlerine göre (emekliler hariç) dengi resmi okullarda ödenen aylık ile sosyal yardım kapsamındaki ek ödeme tutarlarından az ücret verilemez”; aynı maddenin üçüncü fıkrasında ise “Sosyal yardım kapsamındaki ek ödemeler, bütçe kanunlarıyla resmi okul öğretmen ve personeline sağlanan haklara denk olarak okul öğretmenlerine ve personeline de ödenir. Sosyal yardım kapsamındaki ek ödemelerden gelir vergisi kesilmez.” denilmiştir. 5580 sayılı kanun 14.02.2007 tarihinde yürürlüğe girmiş olup davacının çalışma süresi bakımından uygulanma kabiliyeti olan 625 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 33. maddesindeki düzenleme de aynı içeriktedir.5580 sayılı Kanun’un, belirtilen 9. maddesinin ikinci fıkrası, 14.03.3014 tarih ve 28941 sayılı Resmi Gazete yayımlanan, 01.03.2014 tarihli ve 6528 sayılı Kanun’un 14. maddesi hükmü gereğince yürürlükten kaldırılmıştır.
    Ancak işbu dava tarihi 01.10.2013 olup; dava tarihi itibariyle 5580 sayılı Kanun’un 9. maddesinin ikinci fıkrasında emekliler hariç tutulmuştur. Davacının emekli çalışan olması ve dava tarihi nazara alındığında, davacının ücretinin tespiti bakımından yalnızca Milli Eğitim Bakanlığının yazısının dikkate alınması ve davacının kıdemine göre dengi resmi okullarda ödenen aylık ücretle eşit ücret alacağının kabul edilmesi hatalı olmuştur. Buna göre, yukarıdaki belirtilen ilkeler doğrultusunda, davacının meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücret araştırması yapılmalı, dosya içeriğiyle birlikte değerlendirme yapılarak davacının aylık ücreti belirlenmeli ve belirlenen bu ücret üzerinden davacının hüküm altına alınan tazminat ve alacakları gerekirse yeniden hesaplanarak hüküm altına alınmalıdır.
    3- Taraflar arasında davacının ödenmeyen ek ders ücret alacağının bulunup bulunmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.Somut olayda, davacı davalıya ait özel okulda sınıf öğretmeni olarak çalışmakta olup; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının sınıf öğretmeni olması sebebiyle haftaiçi beş gün, günde 8 saat derse girdiği, haftalık 40 ders saati çalıştığı, buna ilaveten haftada 2 ders saati etüt yaptığı, ortalama 1 ders saati sınav gözetmenliği görevine katıldığı, haftalık 43 ders saati çalışması bulunduğu, taraflar arasındaki iş sözleşmesine göre aylık ücretin haftalık 30 saat için kararlaştırıldığının anlaşılmasına göre, davacının 13 saat ek ders ücretine hak kazandığı kabul edilmek suretiyle ek ders ücreti alacağı hesaplanmıştır. Ancak davacı sınıf öğretmeni olup; 20 nolu celsedeki isticvap beyanında: “ Haftalık ders programım 40 ders saati üzerindendi. İngilizce dersi dışındaki resim, müzik ve beden eğitimi derslerinin hepsine ben kendim giriyordum. Sadece bilmediğim için ingilizce dersine ben girmiyordum...Ben ilk okul kademesinde ingilizce öğretmeninin derse girip girmediğini hatırlamıyorum...” şeklinde beyanda bulunmuştur. Sınıf öğretmeni olan davacının İngilizce dersine girmediği kendisinin de kabulünde olup; davacının haftanın beş günü, 8 saatlik tüm derslere kendisinin girdiği, dolayısıyla haftalık 40 saatlik ders programının bizzat kendisi tarafından tamamlandığı hususunun kabul edilmesi hatalı olmuştur. Öncelikle, davalı iş yerinden, İl/İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünden ve diğer ilgili yerlerden davacının hizmet süresi boyunca haftalık ders saatlerini ve ek derslerini gösterir ders programları, sınıf defterleri ile mevcut tüm bilgi ve belgeler temin edildikten sonra ayrıntılı ve denetime elverişli bilirkişi raporu aldırılarak, her ders dönemi bakımından haftalık İngilizce ders saati hariç tutularak davacının haftalık ders saati tespit edilmeli ve buna gözetmenlik ve etüt sayıları eklenerek, haftalık ders saatini aşan ek derslerin sayısı tespit edilmelidir. Eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    4-Öte yandan, hakkaniyet indirimi nedeniyle reddine karar verilen miktar bakımından kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı yararına vekalet ücretine hükmedilemeyeceği hususunun dikkate alınmaksızın davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 08.07.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi