Esas No: 2021/9388
Karar No: 2022/11327
Karar Tarihi: 02.06.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/9388 Esas 2022/11327 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/9388 E. , 2022/11327 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura kullanma, defter, kayıt ve belgeleri gizleme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Şikayetçi vekilinin 17.12.2014 tarihli müdahale dilekçesi verdiği halde, mahkemece katılma isteğinin karara bağlanmadığının anlaşılmasına göre; şikayetçi idarenin 5271 sayılı CMK'nun 260/1. maddesi gereğince yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğu kabul edilip aynı Yasanın 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede gereği görüşüldü.
A) Sanık hakkında "2009 takvim yılında sahte fatura kullanma" suçundan verilen hüküm yönünden yapılan temyiz incelemesinde;
Suça konu faturaların KDV indiriminde kullanılması nedeniyle suç tarihinin en aleyhe kabulle “25.01.2010” olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığa yüklenen “2009 takvim yılında sahte fatura kullanma” suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanık ve katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
B) Sanık hakkında "Defter, kayıt ve belgeleri gizleme" suçundan verilen hüküm yönünden yapılan temyiz incelemesinde;
Hükümden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.