22. Ceza Dairesi Esas No: 2016/1997 Karar No: 2016/5377
Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığını bozma - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2016/1997 Esas 2016/5377 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, mağdurun işyerine 02.08.2014 tarihinde girdi ve içeriden beş kasa içki çaldı. Yine aynı işyerine 10.08.2014–11.08.2014 tarihleri arasında PVC pencere kasası zorlanıp girilerek içeriden 20 adet şarap, Lenova marka laptop, beş adet Cumhuriyet altını ve 900 TL para çaldı. Sanık, hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçlarından mahkum edildi. Ancak, mahkeme dosyalarının birleştirilmesi gerektiği, sanık hakkında uygulanacak yasal maddelerin değerlendirilmesi gerektiği belirtilmedi. Ayrıca, denetim olanağı vermesi gereken bir karar verilmedi ve Anayasa Mahkemesi'nin kararına uyulmadı. Bu sebeplerden dolayı hükümler isteme aykırı olarak bozuldu. Sanık hakkında uygulanacak kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43. maddesi, 51. maddesi ve 53. maddesi.
22. Ceza Dairesi 2016/1997 E. , 2016/5377 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını bozma HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, cezaların türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü. Dosya kapsamına göre diğer temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Dosya içeriğine göre, mağdurun işlettiği işyerine 02.08.2014 günü girilerek içeriden beş kasa içkinin çalındığı, yine aynı işyerine 10.08.2014-11.08.2014 tarihleri arasında PVC pencere kasası zorlanıp girilerek içeriden yirmi adet şarap, Lenova marka laptop, beş adet Cumhuriyet altını ve 900 TL paranın çalındığı, 20.08.2014 tarih, 2014/986 işlem numaralı ... Emniyet Müdürlüğü Olay yeri İnceleme ve Kimlik Tespit Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen uzmanlık raporu içeriğine göre, 10.08.2014-11.08.2014 tarihleri arasında mağdura ait aynı işyerinde meydana gelen olay ile ilgili olarak olay yerinde bulunan cam bardak üzerinde sanığa ait parmak izlerinin tespit edildiği, sanığın savunmalarında, 02.08.2014 tarihinde gece vakti mağdura ait işyerine girdiğini beyan ettiği, sanık hakkında 02.08.2014 tarihinde meydana gelen hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçlarından dava açılarak mahkumiyet hükmü kurulduğu ancak 10.08.2014-11.08.2014 tarihleri arasında mağdura ait aynı işyerinde meydana gelen olay ile ilgili soruşturma yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise sonucunun ne olduğuna dair herhangi bir belgenin dosya arasında bulunmadığı gibi bu hususta mahkemece de herhangi bir araştırma yapılmadığının anlaşılması karşısında; öncelikle 10.08.2014-11.08.2014 tarihleri arasında mağdura ait aynı işyerinde meydana gelen olay ile ilgili olarak soruşturma yapılıp yapılmadığı araştırılarak, soruşturma yapılmış ise, soruşturma dosyası, dava açılmış ise dava dosyası getirtilip mümkünse dosyaların birleştirilmesi, mümkün değil ise dosyanın aslı ya da onaylı örneklerinin dosya arasına bırakılmasından sonra sanık hakkında kurulan hükümlerde 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi ile uygulama yapılıp yapılmayacağının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; a-)Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olan ve suç tarihindeki adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yönelik ilamlar hakkında erteleme hükümlerinin uygulanmasına engel teşkil etmeyen sanık hakkında denetim olanağı verecek biçimde karar yerinde tartışılarak, konut dokunulmazlığını bozma suçu yönünden 5237 sayılı TCK"nın 51. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerekirken, “Yasal şartlar oluşmadığından” biçiminde yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile 5237 sayılı TCK"nın 51. maddesinin uygulanmamasına hükmedilmesi, b-)Anayasa Mahkemesi"nin karar tarihinden sonra 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 06/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.