17. Hukuk Dairesi 2015/2095 E. , 2017/8166 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili ile davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 12/08/2009 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının ağır şekilde yaralanarak bir bacağının kesildiğini, kazanın davacının sevk ve idaresindeki motosiklete ... plaka sayılı aracın çarpması neticesinde meydana geldiğini, kazaya sebebiyet veren aracın malik/ işleteninin davalı ... sürücüsünün ise ... olduğunu belirterek 70.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davacının zararı öğrendiği tarih olan olay tarihinden itibaren 2 yıl içerisinde dava açmadığını, ... 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 2009/495 esas sayılı dosyası ile görülen davada davacının şikayetinden vazgeçtiğini, bu nedenle zamanaşımından faydalanmasının da hukuken mümkün olmadığını, ayrıca kazada müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 40.000,00 TL manevi tazminatın olayın meydana geldiği 12/08/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, karar verilmiş, hüküm süresinde davalı ... vekili ile davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin manevi tazminatın miktarına ilişkin temyiz itirazları ile davalı ... vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucunda yaralanma nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindr.
Borçlar Kanunu"nun 56. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar,karara esas alınan kusur raporu, davalının sosyo ekonomik durumu ve olayın oluş şekli dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun şekilde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Bozma neden ve şekline göre, davacı vekilinin yargılama gideri ve harca ilişkin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin manevi tazminata ilişkin temyiz itirazının ve Davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yargılama gideri ve harca yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı ..."ya geri verilmesine 26.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.