Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/3452 Esas 2021/3621 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/3452
Karar No: 2021/3621
Karar Tarihi: 25.03.2021

Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/3452 Esas 2021/3621 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık marka hakkına tecavüz suçundan mahkum edilmiştir. Temyiz başvurusu incelenmiş ve hükmün bazı yönleri kanuna aykırı bulunarak bozulmuştur. Yapılan incelemeler sonucu suçun sanık tarafından işlendiği tespit edilmiştir. Ancak, usulüne uygun olarak kamu davasına katılmayan şikayetçiler lehine vekalet ücretine hükmedilmesi Kanuna aykırılık teşkil ettiği için hüküm bozulmuştur. Ayrıca, sanığın vefat ettiği anlaşılmıştır ve hüküm sair yönleri incelenmeksizin bozulmuş ve yeniden yargılama yapılması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı CMK’nin 237. ve 238. maddeleri
- 1412 sayılı CMUK’nin 322. maddesi
- 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi
- 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi
19. Ceza Dairesi         2020/3452 E.  ,  2021/3621 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    1- Sanık ... yönünden yapılan incelemede;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak;
    Bozma kararından önce yapılan yargılamada duruşmadan haberdar edildikleri halde, 5271 sayılı CMK’nin 237. ve 238. maddeleri uyarınca usulüne uygun olarak kamu davasına katılmayan şikayetçiler lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı ve sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nin 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hüküm fıkrasından vekalet ücretine ilişkin (5) numaralı bendin çıkartılması suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan HÜKMÜN tebliğnameye uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    2- Sanık ... yönünden yapılan incelemede ise;
    UYAP aracılığıyla elektronik ortamda MERNİS sisteminden alınan nüfus kayıt örneğine göre, sanığın hükümden sonra 09/02/2021 tarihinde vefat ettiği anlaşıldığından, sanığın hukuki durumunun mahkemesince yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 25/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.