Mağdur...’a karşı yağma suçundan sanıklar ... ve ... hakkında yapılan yargılama sonucunda mahkumiyetlerine ilişkin İzmir 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen 08.04.2009 gün ve 2002/460 Esas, 2009/146 Karar sayılı hükmün sanık ... savunmanı ve sanık ... ile Cumhuriyet Savcısı tarafından temyizi üzerine Dairemizin 02.10.2014 gün ve 2012/8644 Esas, 2014/16851 Karar sayılı ilamı uyarınca onanmasına karar verilmiştir.
Dairemizin anılan kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17/12/2019 gün ve İtiraz-2019/122550 sayılı yazıları ile;
“15/04/1988 ve 16.07.1988 doğumlu ve suç tarihinde 12-15 yaş grubunda bulunan Suça Sürüklenen Çocukların eylemine uyan 5237 sayılı TCK"nin 149/1-a-c-e, 31/2, 66/1-d, 66/2, 67/4. maddelerinde öngörülen 11 yıl 3 aylık olağanüstü dava zamanaşımı süresinin suç tarihinden (27/03/2002), inceleme tarihine (02/10/2014) kadar geçmiş bulunması nedeniyle Suça Sürüklenen Çocuklar hakkında atılı Beden Bakımından Kendisini Savunamayacak Durumda Bulunan Kişiye Karşı, Silahla Yağma suçundan açılan kamu davasının, gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmesi gerekirken onanmasına karar verilmesinin usul ve yasaya uygun bulunmadığı, bu itibarla Yüksek Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 02/10/2014 gün ve 2012/8644-2014/16851 Esas - Karar sayılı kararının kaldırılması, İzmir 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi 08/04/2009 günlü, 2002/460-2009/146 Esas-Karar sayılı ilamının bozulması, suça sürüklenen çocuklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle düşürülmesi’ istemiyle, itiraz kanun yoluna başvurmuştur.
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
5271 sayılı CMK"nin 6352 sayılı Yasanın 99. maddesi ile değişik 308. maddesi gereğince yapılan incelemede;
1-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının İTİRAZININ KABULÜNE,
2-Dairemizin 02.10.2014 gün ve 2012/8644 esas ve 2014/16851 sayılı “Onama” kararı kaldırılarak yapılan incelemede:
Sanıklar ... ve ...’ın eylemlerine uyan 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 149. maddesindeki suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 66/1-d, 67/4. maddelerinde öngörülen 11 yıl 3 aylık kesintili ve uzamış zamanaşımı süresinin, suç tarihi olan 27.03.2002 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanı ve sanık ... ile Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanıklar hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 22.10.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.