10. Hukuk Dairesi 2014/22011 E. , 2016/1404 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, trafik kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan aylık ve cenaze giderinin davalılardan müteselsilen tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde, davanın ... yönünden usulden reddine, ... yönünden kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davalılardan ... avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, hukuki nitelikçe trafik kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelir ve yapılan ödemelerin 1479 sayılı Kanunun 63. maddesi kapsamında davalılardan müteselsilen tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece, davalı ..."nün dava tarihinden önce vefat etmesi, birleşen davada ise anılan davalının mirasçılarının mirası reddetmiş olmaları, ancak anılan muris davalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu gerekçeleriyle yazılı şekilde davalı sigorta şirketi yönünden talebin kabulüne karar verilmiştir.
1479 sayılı Kanunun 63. maddesi hükmüne göre “Sigorta Şirketleri” ...’un rücu hakkını haiz bulunduğu “diğer sorumlular” kapsamındadır. ...’a anılan madde ile tanınan rücû hakkı Kanundan doğan bağımsız bir rücu hakkı vasfında olup, tazmin sorumlularının sigortalı ya da hak sahiplerine yapmış oldukları ödemelerin rücû alacağından düşülmemesi gerekmekte ise de; Sigorta Şirketleri"nin 2918 sayılı Kanun kapsamında poliçeye dayalı akdi sorumluluğu nedeniyle poliçe limitini teşkil eden miktar, Kurumun rücû davasından önce sigortalı ya da hak sahiplerine ödediğinin geçerli belgelerle kanıtlanması durumunda; Sigorta Şirketlerinin mükerrer ödeme ile karşı karşıya bırakılmaması bakımından ödediği miktar kadar sorumlu tutulmaması gerekir.
Ne var ki, Sigorta Şirketi tarafından poliçeye dayalı olarak sigortalı ya da hak sahiplerine yapılan ödemenin; ...’a tanınan Kanundan doğan rücu hakkının sigortalı ya da hak sahiplerine tanınan haktan bağımsız olarak kullanılması, başka bir anlatımla halefiyet ilkesine dayanmaması nedeniyle 1479 sayılı Kanunun anılan maddesi kapsamındaki diğer tazmin sorumlularının tavan sınırlamasına tabi olmayan sadece sigortalı ya da hak sahiplerine bağlanan aylığın ilk peşin değeri ve buna uygulanan kusur payı ile sınırlı bulunan sorumluluklarında rücu alacağından düşülemeyeceği de açıktır.
Ancak Mahkemece, davalı sigorta şirketi, hak sahiplerine poliçe limiti kapsamında dava tarihinden sonra 03.12.2013 tarihinde 20.3252 TL ödeme yapıldığını belirterek, sorumluluğun tespitinde yasal yükümlülük uyarınca yapılan ödemenin de gözetilmesi gereğini dile getirdiği halde, mükerrer ödemeye meydan verilmemesi açısından, davalı Sigorta Şirketi vekilinin ödeme iddiası üzerinde durulup, ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa tarih ve miktarı dayanağı belgeler, özellikle imzalı ve onaylı dekont örnekleri getirtilerek yöntemince araştırıldıktan sonra, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gereğinin gözetilmemesi isabetsizdir.
Ayrıca, 2918 sayılı KTK"nun 98/1, 99/1 inci maddeleriyle Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları"nın B-2-b. maddesi uyarınca yazılı şekilde bir başvurunun varlığına karşın gerekli ödemenin yapılmaması halinde, davalı şirketin anılan düzenlemede öngörülen 8 işgünlük yasal sürenin sonunda temerrüde düşeceği, gerekli belgeler ibraz edilmeksizin başvurulması yada hiç müracaatın bulunmaması halinde ise sigorta şirketinin temerrüdü söz konusu olmadığından, faiz başlangıcının icra takibine girişilmişse takip tarihi, dava açılmışsa dava tarihi olarak kabul edilmesi yasal gereği ile taleple bağlılık ilkesi gözetilmeksizin, aylık onay tarihinden itibaren faizle sorumluluğu yönünde hüküm kurulmuş olması da usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalılardan ... vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."ye iadesine, 09.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.