Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - görevi yaptırmamak için direnme - hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/21003 Esas 2016/3051 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/21003
Karar No: 2016/3051
Karar Tarihi: 18.02.2016

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - görevi yaptırmamak için direnme - hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/21003 Esas 2016/3051 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi         2015/21003 E.  ,  2016/3051 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma, görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanık hakkında trafik güvenliğini kasten tehlikeye sokma suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün, sanığın fiilinin ortaya çıkmasında yapılan ihbarın içeriği ile sanığın yakalandıktan sonraki eylemleri dikkate alındığında mahkemenin takdir hakkında bir yanılgı bulunmadığı anlaşıldığından, tebliğnamenin TCK"nın 179/3. maddesinden tayin edilen cezanın hak ve nefasete uygun olmadığı yönündeki bozma düşüncesine iştirak edilmeksizin yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen trafik güvenliğini kasten tehlikeye sokma, görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanma imkanı tartışılmamış ise de, karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
a- TCK"nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun süresi ve kapsamı açısından anılan Kanun maddesinin 3 fıkrası hükmünün gözetilmemesi,
b-TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun, uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Kanunu aykırı, sanık ..."ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak hükmün BOZULMASINA, ancak; bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca;
1- TCK"nın 53/1(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindekilerle sınırlı olmak üzere koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması
2- TCK"nın 53/1(b) maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin kısmın hükümden çıkarılması, biçiminde HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18/02/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.











Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.