Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/39602 Esas 2022/11683 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1)Şikayetçi vekilinin vekalet ücreti verilmesine yönelik temyizinin incelenmesinde;
Suçun konusunu oluşturan “31.05.2006 ” tarihli belgenin şikayetçi kuruma karşı kullanılmaması nedeniyle, yüklenen resmi belgede sahtecilik suçundan doğrudan zarar görmeyen şikayetçi kurumun kamu davasına katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunmadığı anlaşılmakla şikâyetçi kurum adına vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2)Sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafisinin temyizinin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK’nin 231/8-son cümlesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 22.04.2010 tarihinden, denetim süresi içinde ikinci suçun işlendiği 19.04.2014 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu belirlenerek ve suç tarihinin 07.07.2006 olması nedeniyle tebliğnamedeki zamanaşımı nedeniyle düşme isteyen düşünceye iştirak edilmeyerek yapılan incelemede;
Sanığın silah taşıma ruhsatı almak için Ankara Emniyet Müdürlüğüne başvurduğu, polis memurları ... ve ...'un, sanığın gerçekte kuyumculuk işiyle iştigal etmediği halde ... Evleri ... sokak No:6 ... adresinde toptan kuyumculuk faaliyeti yürüttüğüne ilişkin 31.05.2006 tarihli kolluk tutanağı tanzim ettikleri, sanığın suça konu bu sahte belge ile gerçekte almaması gereken silah ruhsatını almak suretiyle üzerine atılı suçu işlediği iddia ve kabul olunan olayda; sanık hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 2008/14701 Esas sayılı iddianamesiyle polis memurları ... ve ...'u resmi belgede sahtecilik suçuna azmettirdiği iddiasıyla dava açıldığı, polis memurları ... ve ...'un suça konu 31.05.2006 tarihli tutanağı tanzim etmeleri nedeniyle Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesince yargılamalarının halen devam ettiği, soruşturma evrakları, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmeden önceki duruşma tutanakları ve diğer belgelerin de bu dosya kapsamında olduğu anlaşılmakla dosyalar arasında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu dikkate alınarak tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi bakımından mümkün olması halinde davaların birleştirilmesi, mümkün olmadığı takdirde ilgili dosyanın getirtilip incelenerek geldiği son durum itibariyle safahatının duruşma tutanağına geçirilmesi, bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosya arasına alınması, suça konu 31.05.2006 tarihli tutanağın sahteliğinin sabit olması halinde ise sanığın eyleminin TCK’nin 40/2. maddesindeki özgü suçlarda bağlılık kuralı uyarınca kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçuna iştirak kapsamında kalacağı da gözetilerek toplanan deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca diğer yönleri incelenmeyen hükmün BOZULMASINA, sonuç ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 06.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.