14. Ceza Dairesi Esas No: 2019/6408 Karar No: 2020/1780 Karar Tarihi: 05.03.2020
Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2019/6408 Esas 2020/1780 Karar Sayılı İlamı
14. Ceza Dairesi 2019/6408 E. , 2020/1780 K.
"İçtihat Metni"
Sanık ... hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından yapılan yargılama sonucunda nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyetine dair Zile Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 06.05.2015 gün ve 2015/24 Esas, 2015/38 Karar sayılı hükümlerin sanık müdafisi ile katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 19.11.2015 gün ve 2015/6515 Esas, 2015/10804 Karar sayılı ilamı ile hükümlerin onanması yönündeki kararına Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07.12.2017 günlü, 2017/66860 sayılı itiraznamesiyle 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesinin iki ve üçüncü fıkraları gereğince itiraz etmesi üzerine Dairemizin 25.04.2018 gün ve 2017/9505 Esas, 2018/3127 sayılı Kararıyla itirazın yerinde görülmeyerek reddiyle bu hususta karar verilmek üzere dosyanın gönderildiği Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07.03.2019 gün ve 2018/14-264 Esas, 2019/163 Karar sayılı ilamıyla özetle, sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve nitelikli cinsel saldırı suçlarından açılan kamu davasına, bozma öncesi Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin talebi üzerine Bakanlığın katılmasına karar verildiği, bozma üzerine yapılan yargılama sırasında katılan Bakanlık vekiline duruşma davetiyesi gönderilmediği gibi yokluğunda verilen kararın da tebliğ edilmediği, yoklukta kurulan hükmün temyiz hakkı olanlara usulüne uygun tebliğ edilmediği hallerde temyiz süresinin işlemeye başlamayacağı, temyiz etme ihtimali tüketilmeden yapılan inceleme sonucu verilen onama veya bozma kararlarının da hukuki değer ifade etmeyeceği anlaşıldığından, hükmün usulüne uygun olarak katılan Bakanlık vekiline tebliğ edilerek temyiz süresinin başlatılması, kararın katılan Bakanlık tarafından temyiz edilmemesi halinde sadece sanık müdafisi ile katılan vekilinin temyiziyle sınırlı olarak sonuçlandırılması; katılan Bakanlık vekili tarafından temyiz edilmesi durumunda ise ek tebliğname düzenlemesi sağlanıp, temyiz istemlerinin birlikte ve tek seferde incelenerek temyiz davasının sonuçlandırılmasının gerektiği belirtilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının değişik gerekçeyle kabulüne, Dairemizin 19.11.2015 gün ve 6515-10804 sayılı onama ilamının kaldırılmasına, Zile Ağır Ceza Mahkemesinin 06.05.2015 gün ve 24-38 sayılı hükmünün katılan Bakanlık vekiline usulünce tebliğinin sağlanması amacıyla dosya Dairemize gönderilmekle yapılan incelemede gereği görüşüldü: Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin talebi üzerine Bakanlığın katılmasına karar verildiği halde yokluğunda verilen 06.05.2015 gün ve 2015/24 Esas, 2015/38 Karar sayılı hükümlerin Bakanlığa tebliğ edilmediği anlaşıldığından, gerekçeli kararın katılan Bakanlık vekiline tebliğiyle tebligat parçası ile verildiği takdirde temyiz ve cevap dilekçelerinin eklenip, hükümlerin temyizi halinde bununla ilgili ek tebliğname düzenlenmesinden sonra Dairemize iade edilmek üzere esası incelenmeyen dosyanın mahkemesine gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.03.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.