12. Ceza Dairesi 2016/10240 E. , 2016/12849 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Katılanlar : 1- ..., 2-..., 3-...
Suç : Taksirle Öldürme
Hüküm : TCK"nın 85/2, 53/6, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, katılanlar vekili tarafından duruşma talebi olmaksızın, sanık müdafii tarafından duruşma istekli olarak temyiz edilmekle, 04.11.2016 tarihinde yapılan duruşmada sanık müdafiinin ve katılanlar vekilinin hazır bulunmadığı anlaşılmakla dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Oluşa ve dosya kapsamına göre tam kusurlu olarak beş kişinin ölümüne neden olan sanık hakkında temel ceza tayininde bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamede az ceza tayin edilmesi gerekçesiyle bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin takdiri indirim sebeplerinin uygulanması gerektiğine, ölen sürücünün kusurlu olduğuna, katılanlar vekilinin olayda olası kast hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Olay tarihinde saat 21:40 sıralarında gece vakti, sanığın idaresindeki otomobil ile Adana istikametinden Mersin istikametine TEM otoyolunu takiben orta şeritte seyri sırasında aracının ön kısımları ile önünde aynı istikamette seyreden sürücü ... idaresindeki otomobilin arka kısımlarına orta şerit üzerinde çarparak 138 metre ileriye yolun sağ tarafına savurarak orta şeritte seyreden katılan ... idaresindeki otomobile arkadan çarptığı ve ...’ın aracının 98 metre ileride yolun sağ tarafındaki su kanalına savrulmasına neden olduğu, ardından yolun solundaki orta ayırıcıdaki demir bariyerlere çarpıp, çarpmanın etkisiyle geri geri sürüklenerek yolun sağındaki su kanalında bulunan araca çarparak durabildiği, sanığın ilk çarptığı araç sürücüsü ... ve araçtaki yolcular ...,...,... ve ...’ın öldüğü olayda, sanığın olay yerinden kaçtığı, temyiz dışı sanık Sebahat Balamir’in suçu üstlenmesi nedeniyle alkol ölçümünün yapılmadığı anlaşılmakta ise de ...’in 20.04.2015 tarihli kolluk ifadesinde “araca bindiklerinde sanığın ağzının alkol koktuğunu, hızını 150 km’ye sabitlediğini göstergede gördüğünü, kazadan hemen sonra ...’in kendisine “ben alkollüyüm aracı senin kullandığını söyle” dediğini belirttiği, katılan ...’ın aynı tarihli kolluk ifadesinde konuşmaları, tavırları ve gözlerinin kızarıklığı nedeniyle sanık ...’in alkollü olduğuna dair izlenim edindiği yönündeki beyanları dikkate alındığında; trafik bilirkişi raporu ve
Adli Tıp Kurumu Ankara Trafik İhtisas Dairesi raporu ile kazaya tam kusurlu olarak sebebiyet verdiği tespit edilen tam kusurlu sanık hakkında bilinçli taksir hükmünün uygulanma koşullarının oluştuğu anlaşılmakla, sanık hakkında tayin edilen cezada TCK"nın 22/3. uyarınca artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; 17.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.