22. Hukuk Dairesi 2014/34094 E. , 2016/4598 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ulusal bayram ve genel tatil, yıllık izin, hafta tatili, aylık maaş ile fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin emekli olduğunda ve 19.10.2012 tarihinde birtakım evraklar imzalatıldığını, 01.08.2012 tarihinde kendi adına kıdem tazminatı olarak yatırılan 8.263,16 TL"nin muhasebeciye ödendiğini, bu miktarın 4.000,00 TL"sinin parça parça ödendiğini, 850,00 TL ücret almasına rağmen asgari ücreti bankadan, kalanının elden ödendiğini, gece bekçisi olmasına rağmen ilave olarak işyeri temizliği, çevre ve bahçe temizliği gibi ilave işler yaptırıldığını, alacaklarının ödenmediğini, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, 2012 yılı 10 aylık maaş, fazla mesai ücreti alacağının faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının emeklilik süresinin dolması sebebiyle işten kendisinin ayrıldığını, çalıştığı süre boyunca primlerinin düzenli yatırıldığını, hak ettiği bütün alacaklarının ödendiğini, hak ettiği 8.263,16 TL kıdem tazminatının bizzat davacıya ödendiğini, asgari ücret aldığını, davacının bekçi kontrol tur sistemi getirildikten sonra görevini aksattığını belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
...- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davalı taraf, davacının kıdem tazminatı olarak 8.263,00 TL"nin banka kanalı ile ödendiğini ve banka kayıtlarından bu durumun anlaşıldığını savunma olarak bildirmiş, davacı taraf ise belirtilen miktarın hesabına yatırıldığını, ancak yatırılmasının hemen ardından banka şubesi içerisinde işyeri yetkilisinin kendisinden geri aldığını, sonrasında parça parça olarak 4.000,00 TL"nin kendisine kıdem tazminatı alacağı olarak ödendiğini ileri sürmüştür. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporundaki 8.263,20 TL"lik kıdem tazminatı miktarından, davacının kendisine ödendiğini kabul ettiği 4.000,00 TL"nin mahsubu sonrasında 4.318,20 TL kıdem tazminatı olarak hüküm altına alınmış, buna göre davacının iddia ettiği 8.263,00 TL"nin bankaya yatırıldığıve sonrasında işyeri yetkilisince kendisinden geri alındığı iddiasının kabul edildiği anlaşılmış, ancak mahkemenin bu iddiayı hangi delile dayanarak doğru kabul ettiği hususu kararın gerekçesinde tespit edilememiştir.
Davacı tarafın, olayın ispatı için paranın yatırıldığı ve iş yeri yetkilisine teslim edildiği güne ilişkin banka güvenlik kameraları görüntülerine dayandığı, mahkemece bu delil ilgili yerden istenilmeden ve gerekli araştırma yapılmadan ve hangi delile göre iddianın doğru kabul edildiği açıklanmadan davacının iddiasının kabulü yoluna gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3- Davalı taraf, çalışma karşılığı alacakların ödendiğini ileri sürmüş, hükme esas alınan bilirkişi raporunda bordroda davacının imzası olmayan miktarlar bakımından ödeme bulunmadığı kabulü ile hesaplama yapılmıştır. Her ne kadar bordroda imza olmasa da içeriğindeki miktarın banka kanalı ödendiğinin ispatı durumunda ödeme ispat edilmiş olacaktır. Buna göre, davalı tarafın talebi doğrultusunda ilgili banka ekstreleri getirtilerek bordrolardaki miktarların davacının hesabına yatırılıp yatırılmadığı incelenip, tespit edilecek ödeme miktarlarının, yapılan hesaplamadan dışlanması gerekirken yapılmamış olması bozma nedenidir.
4- Davacının, iş akdini emekli olması sebebiyle sonlandırdığı anlaşılmaktadır. Emekli olmak suretiyle işten ayrılan davacı, kıdem tazminatı almayı haketse de iş sözleşmesi kendisi tarafından feshedildiği için ihbar tazminatı alma hakkı bulunmamakta iken mahkemece ihbar tazminatı talebinin hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 22.02.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.