Esas No: 2022/3986
Karar No: 2022/11567
Karar Tarihi: 06.06.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/3986 Esas 2022/11567 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2022/3986 E. , 2022/11567 K."İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 15.03.2022 tarih ve 2021/29836 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 12.05.2022 tarih ve KYB-2022/43544 sayılı ihbarname ile;
Bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan sanık ...'in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanun'un 158/1-f, 158/1-son ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 1.666,00 Türk Lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına, aynı Kanun'un 58. maddesi gereğince cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Konya 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 05/07/2018 tarihli ve 2016/190 esas, 2018/249 sayılı kararının "Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 28/12/2017 tarihli ve 2017/7764 esas, 2017/7536 karar sayılı ilamında, "... sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına dair hüküm fıkrasının karardan çıkartılmasına dair anılan Mahkemenin 11/08/2017 tarihli ve aynı esas sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Bakırköy 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 08/09/2017 tarihli ve 2017/851 değişik iş sayılı kararının, Mahkemece hükmün kesinleşmesinden sonra ek kararla hükümde değişiklik yapılamayacağı cihetle, hukuki değerden yoksun olduğu..." şeklinde belirtildiği üzere, sanık hakkında cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ilişkin hükmün kaldırılmasına dair Konya 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 21/01/2020 tarihli ve 2016/190 esas, 2018/249 sayılı ek kararının hukuki değerden yoksun ve yok hükmünde olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre,
1- Benzer bir olayla ilgili Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 15/06/2020 tarihli ve 2020/1421 esas, 2020/5777 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, 5237 sayılı Kanun'un 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde edilen haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20,00-100,00 Türk lirası arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği,
Anılan kararda ise; sanığın 5237 sayılı Kanun'un 158/1-f maddesi uyarınca 3 yıl hapis cezası yanında 5 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesini takiben, adli para cezasının anılan Kanun'un 52/2. maddesi uyarınca günlüğü 20,00 Türk lirasından 100.00 Türk lirası olarak belirlenmesine ve aynı Kanun'un 158/1-son maddesi gereğince adli para cezasının suçtan elde edilen menfaat olan 1.000,00 Türk lirasının iki katından az olmayacağından bahisle 2.000,00 Türk lirası olarak belirlenmesini müteakip, gün adli para cezası üzerinden indirim ve artırımlar yapılarak belirlenecek sonuç gün sayısı ile 20,00-100,00 Türk lirası arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği cihetle, adli para cezasına ilişkin temel ceza olarak 100 gün adli para cezası belirlenip bu ceza üzerinden 5237 sayılı Kanun'un 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapıldıktan sonra sonuç ceza olarak 1.660,00 Türk lirası adli para cezası belirlenmesi gerekirken, yukarıda anılan şekilde belirlenen 2.000,00 Türk lirasından aynı Kanun'un 62. maddesi gereğince yapılan 1/6 indirim neticesinde 1.666,00 Türk Lirası adli para cezasına hükmedilmek suretiyle fazla adli para cezası tayin edilmesinde,
2- Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Eskişehir 4. Asliye Ceza Mahkemesince verilmiş 29/01/2015 tarihli ve 2014/143 esas, 2015/121 karar sayılı mahkumiyete konu suçun 5237 sayılı Kanun'un 157/1. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçuna ilişkin olduğu ve mezkur suçun, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 253. maddesi uyarınca uzlaşma kapsamına alındığı nazara alınarak, 5237 sayılı Kanun'un 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, sanık hakkında tekerrüre esas alınan hükme ilişkin uzlaştırma işlemi yapılıp yapılmadığı mahkemesinden sorulup, uzlaşmanın sağlanması halinde bu suç tekerrüre esas alınamayacağından, adli sicil kaydına göre sanığın tekerrüre esas başkaca sabıkası bulunmadığı da dikkate alınarak, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 58. maddesinde düzenlenen tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesinde zorunluluk bulunduğunun gözetilmemesinde, isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
A) İhbarnamedeki (1) numaralı düşünce yönünden; 5237 sayılı TCK'nin 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (j), (k) ve (l) bentlerinde sayılan hallerde, aynı fıkranın son paragrafı gereğince temel para cezası suçtan elde edilen haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde gün karşılığı olarak tespit edilerek, artırım ve indirimlerin belirlenen gün üzerinden yapılması ve buna göre sonuç para cezasının saptanması gerekirken, sanık hakkında temel cezanın 5 gün adli para cezası olarak belirlenip, günlüğü 20 TL den hesaplanarak 100 TL adli para cezasına hükmedildikten sonra, suçtan elde edilen haksız menfaatin iki katı olan 2.000 TL adli para cezasına çıkartılması ve bu miktar üzerinden TCK'nin 62. maddesi uyarınca indirim yapılarak sanığın 1.666 TL adli para cezası ile cezalandırılması suretiyle fazla ceza tayini yasaya aykırı olup, kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki (1) numaralı düşünce yerinde görüldüğünden, Konya 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.07.2018 tarihli 2016/190 Esas ve 2018/249 Karar sayılı kararının CMK'nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA; bozma nedenine göre aynı maddenin 4. Fıkrasının (d) bendi uyarınca karar verilmesi mümkün görüldüğünden, hüküm fıkrasındaki para cezasına ilişkin bölümün çıkartılarak yerine; “sanığın 100 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına, TCK'nin 62/1. maddesi uyarınca cezası 1/6 oranında indirilerek 83 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına, TCK'nin 52/2. maddesi uyarınca günlüğü 20 TL’den paraya çevrilerek neticeten 1.660 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibarelerinin yazılmasına, diğer hususların yerinde bırakılmasına, para cezasına ilişkin infazın bu miktar üzerinden gerçekleştirilmesine,
B) İhbarnamedeki (2) numaralı düşünce yönünden; tekerrüre esas alınan Eskişehir 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 29.01.2015 tarihli 2014/143 Esas ve 2015/121 Karar sayılı ilamına konu mahkumiyet hükmünün uzlaşma kapsamına alınan TCK’nin 157/1. maddesine ilişkin olduğu, UYAP üzerinden yapılan incelemede, aynı Mahkeme'nin 17.01.2020 tarihli ek kararı ile uzlaşmanın sağlandığından bahisle CMK'nin 254/2. maddesi gereğince düşme kararı verildiği ancak ek kararın kesinleşip kesinleşmediği belirlenememiş ise de; TCK'nin 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun infaz aşamasında gözetilebilecek nitelikte olduğu nazara alındığında, başka bir yol ve yöntemle giderilmesi mümkün olan hukuka aykırılıkların kanun yararına bozma yasa yoluna konu edilemeyeceği anlaşılmakla; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki (2) numaralı düşünce yerinde görülmediğinden REDDİNE, mahalline gönderilmek üzere dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 06.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.