16. Hukuk Dairesi 2014/19504 E. , 2015/2866 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında .... Köyü çalışma alanında bulunan 118 ada 20 parsel sayılı 100.343.193 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz toprak tevzi komisyonunca düzenlenen mera haritasının kapsamında kaldığı belirtilerek mera olarak sınırlandırılmıştır. Davacılar ... ve müşterekleri, miras yolu ile gelen hakka, paylaşma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmaz içerisinde kendi kullanımlarında olan yerlerin adlarına tescili istemi ile dava açmışlardır. Yargılama sırasında ... ve müşterekleri aynı nedenle kendi kullanımlarında olan yerlerin adlarına tescili istemi ile davaya katılmışlardır. Mahkemece, yapılan yargılama sonunda davanın reddine, dava konusu taşınmazın mera olarak sınırlandırılıp özel siciline yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, 118 ada 20 parsel sayılı taşınmazın davaya konu edilen bölümlerinin Toprak Tevzi Komisyonunca düzenlenen mera haritası içinde kaldığı, meraların süresi ne olursa olsun zilyetlikle kazanılamayacağı gerekçesi ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmazın Toprak Tevzi Komisyonunun 33 nolu mera parseli içinde kaldığı dosya içerisine getirtilen belgelerden anlaşılmaktadır. Kadastro sırasında dava konusu taşınmazın mera olarak sınırlandırması yapılmış ve edinme sebebi sütununda taşınmazın krokide (A) harfi ile gösterilen bölümünün . ve müşterekleri, (B) harfi ile gösterilen yerin ...... ve müşterekleri, (D) harfi ile gösterilen yerin ........ ve müşterekleri, (E) harfi ile gösterilen bölümünün de .........."ın kullanımında olduğu belirtilmiştir. Davacılar taşınmazların kendilerine atalarından intikal ettiğini, paylaşımlar sonucu kendilerine isabet ettiğini ve 80-90 yıldır zilyetliklerinin devam ettiğini ileri sürerek dava açmışlardır. Taşınmaz başında yapılan keşif sırasında tutanağa geçirilen gözlemde davacılar tarafından iddia edilen bölümler üzerinde yer yer mera bitki örtüsünden olan geven bitkisinin bulunduğu, yine taşınmazlar üzerinde çoğunluğu kavak olmak üzere çeşitli ağaçların bulunduğu, dava konusu edilen bölümlerin 118 ada 20 sayılı mera parselinden yarım metre genişliğinde sulama arkı ile ayrıldığı belirtilmiş, keşif sonucu düzenlenen zirai bilirkişi raporunda ise taşınmazın öncesi ve niteliği konusunda bilimsel verilere dayalı açıklamalar yerine mahkemenin gözleminde geçen hususlar aynen tekrarlanmıştır. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için; mahallinde yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen komşu köylerden seçilecek yerel bilirkişi kurulu ile yine aynı yöntemle belirlenecek tanıklar yardımı ve üç kişilik zirai bilirkişi kurulu refakate alınarak yeniden keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişi kurulu, tespit bilirkişileri ve taraf tanıklarından taşınmazların geçmişte kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazın kadim mera olup olmadığı, taşınmazlar ile mera parseli arasında sabit doğal ya da yapay ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı, Toprak Tevzi Komisyonu çalışması ile taşınmaz mera haritası kapsamına alınmış olduğu gözetilerek taşınmazın bu tarihten önce mera olarak mı yoksa tarım arazisi olarak mı kullanıldığı, taşınmazların meradan açılıp açılmadığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, uzman ziraatçi bilirkişi kurulundan arazinin niteliği, toprak yapısı, komşu mera parselinin kadim mera olup olmadığı, kadim mera ise mera ile arada ayırıcı doğal ya da yapay unsur bulunup bulunmadığı, taşınmazın öncesinin mera olup olmadığı konusunda bilimsel verilere dayalı ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, taşınmazların niteliği kesin olarak saptanmalı taşınmazların keşif sırasında çekilen ve mera parseli ile taşınmazları birlikte gösteren fotoğrafları rapora eklenmeli, gerekirse bu konuda Toprak Tevzi Komisyonu çalışmalarından önceki dönemlere ait hava fotoğrafları üzerinde de inceleme yaptırılmalı, bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş olması isabetsiz olup, davacılar vekillerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 26.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.