2. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/4194 Karar No: 2010/6296
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2009/4194 Esas 2010/6296 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2009/4194 E. , 2010/6296 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm tazminatlar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve özellikle mahkeme hüküm fıkrasında Türk Medeni Kanununun 166/son yerine aynı Kanununun 166/1.maddesinin yazılması maddi hataya dayalı olup, yerinde düzeltilmesinin mümkün bulunmasına ve önceki hüküm kamu düzeni gereği görev yönünden bozulduğu ve bozmadan sonra "aleyhe bozma yasağı" kuralı işlemeyeceğine göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yüklenmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.01.04.2010(Prş.)
KARŞI OY YAZISI
Mahkemece verilen ilk hüküm dalı tarafından temyiz edilmemiş, davacının temyizi üzerine bozulmuştur. Bozmaya uyularak verilen yeni hüküm, temyiz eden tarafın bozulan ilk karara oranla daha aleyhine olamaz. İlk hüküm davalı tarafından temyiz edilmediğinden, bozmadan sonra verilen yeni hükümde tazminat miktarları, bozmadan önceki miktarları geçemez. Aksinin kabulü “aleyhe hüküm verme" yasağının ihlali anlamına gelir ve usule aykırıdır. Bozma kararının göreve ilişkin olmasının sonuca etkisi yoktur. Bu yön, aleyhe bozma yasağıyla ilgilidir ve ilk hükmün temyiz aşamasında işlemiş, bozmaya uyulmakla o husus bitmiştir. Bozmadan sonra bozmaya uyularak verilen yeni hükümde artık “aleyhe hüküm verme yasağına” ilişkin usul kuralı geçerlidir. Bu bakımdan temyiz edilen hükmün tazminat miktarları yönünden bozulması veya tazminatların ilk hükümdeki miktarlara indirilmek suretiyle hüküm düzeltilerek onanması (HUMK.md.438/7) gerekir. Bu sebeple değerli çoğunluğun onama kararına katılmıyorum.