Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8397
Karar No: 2017/8038
Karar Tarihi: 21.09.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/8397 Esas 2017/8038 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/8397 E.  ,  2017/8038 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalı şirkete kasko sigortalı müvekkiline ait aracın tek taraflı kazada ağır şekilde hasarlandığını, ihbara rağmen davalının zararı karşılamadığını, eksper raporuna göre aracın pert olduğunu, aracın hasarlı haliyle serviste bulunduğunu belirterek şimdilik 30.000 TL"nın kaza tarihinden işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, araçta rehin hakkı olduğunu, davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, araştırma raporuna göre aracın kiralık kullanıldığını, bu halin teminat kapsamında bulunmadığını, temerrüde düşmediklerini, kaza tarihinden faiz istenemeyeceğini, davacının talebi üzerine tensiple birlikte keşif kararı verilip araç üzerinde inceleme yapıldığını ve hasar raporu düzenlendiğini, kendilerinin yokluğunda haber verilmeden yapılan keşif ve raporu kabul etmediğini, bilirkişinin uzman olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Yapılan yargılama sonucu taraf ehliyeti yokluğundan davanın reddine dair verilen hüküm, Dairemizin 22/09/2016 tarih 2016/5515 Esas 2016/8047 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur. Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı, toplanan delillere göre; davanın kabulüne, 36.400 TL"nin 19/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülemeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2- Dava, kasko ... sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat talepleri ... ettiren ile sigortacının tarafı olduğu sözleşmeye dayanmakta olup, TTK’nın Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanunun 6. maddesi uyarınca TTK’nın yürürlüğe girmesinden önce işlemeye başlayan zamanaşımı süreleri eski kanuna tabi olup işbu davada uygulanması gereken kanun 6102 Sayılı TTK’dır. Bu davalar 6102 S.TTK.md.1420 gereğince 2 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Bu düzenleme Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartlarının C.9.maddesinde de açıkça ve aynen yer almaktadır. 6102 S.TTK.md 1446 ve 1427 maddeleri ve 6098 s. TBK’nun, zamanaşımının alacağın muaccel olduğu tarihten başlayacağını belirten 149. maddesindeki genel hükmü uyarınca zamanaşımı süresinin başlangıcı alacağın muaccel olduğu gün yani sigortalının rizikonun gerçekleştiğini öğrendiği günden itibaren başlayan 45 günlük ihbar tarihinin son günüdür. Dosyadaki belgelere göre kaza, 31/08/2012 tarihinde meydana gelmiş olup zamanaşımı süresinin 16/10/2012 tarihinde başladığı dikkate alındığında ıslah tarihi olan 01/02/2016 tarihi itibariyle ıslah edilen kısım için iki yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunun kabulü gerekir. Dosya içeriğine göre zamanaşımını kesen ve durduran nedenlerin bulunmadığı, davalı şirket tarafından tazminatın ödeneceği intiba yaratılarak zamanaşımı süresinin dolmasına neden olunduğuna dair bilgi ve belge sunulmadığı anlaşılmıştır. Kısmi davada, zamanaşımı yalnızca dava açılan kısım için kesildiğinden ve geriye kalan meblağ için işlemeye devam ettiğinden, ıslâhla arttırılacak miktar için de zamanaşımı süresinin dolmamış olması gerekir. O halde mahkemece, davalı ... şirketinin ıslah dilekçesine karşı süresinde bulunduğu zamanaşımı def"inin kabulü ile ıslah edilen kısım yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    3-Bozma neden ve şekline göre, davalı ... şirketi vekilinin ıslahta faiz başlangıcına dair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin ıslahta faiz başlangıcına dair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 21/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi



    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi