Esas No: 2020/7560
Karar No: 2022/387
Karar Tarihi: 18.01.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7560 Esas 2022/387 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/7560 E. , 2022/387 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 13.01.2015 tarih ve 2014/507 E. - 2015/4 K. sayılı direnme kararının Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 2011/02002 kod sayılı "...-i Mehakimi münharif Hukuktan ve Adaletten çekiliyoruz izzet-ü ikbal ile İcra-ı vekaletten Avukat ...+şekil" ibareli 35, 41 ve 45. sınıflarda yer alan marka başvurusunun 556 sayılı KHK'nın 7/1-a maddesi yollamasıyla 5. maddesi uyarınca ayırt edici olmadığı gerekçesiyle TPMK YİDK tarafından nihai olarak reddedildiğini ileri sürerek, TPMK YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPMK vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına direnildiğinden bahisle tüm dosya kapsamına göre, ifadelerin bir bütün olarak, adalet ve hukuktan beklediğini bulamayan bir avukatın vekillikten itibarı ile çekildiğini ifade etmekten öte markasal bir ayırt ediciliğe sahip olmadığı, bir sloganı ya da veciz sözü ayırt edici kılabilecek nitelikte ironi, uyak, çarpıcı fikir veya ses yinelemesi içermediği, aranılan bu hususların başvuruda edebi özellik arandığı anlamına gelmeyeceği, dava konusu ibarenin anlamsal olarak fikir özgürlüğü kapsamında kaldığı, suç ya da ahlaka aykırılık teşkil etmediği, bu hususların ana kararda da belirtildiği, başvurunun reddinde ve aynı yönde tesis edilen YİDK kararında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca yapılan incelemeye göre, mahkemece kurulan son kararın, direnme değil eylemli uyma kararı niteliğinde olduğu gerekçesiyle dosya temyiz incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiştir.
Dava, davacı marka başvurusu üzerine verilen Kurum kararının iptali istemine ilişkindir.
Dava konusu marka başvurusunun, mülga 556 sayılı KHK’nın 7/1-a kapsamında ayırt edicilikten yoksun olduğu; ancak marka içeriğinin aynı mevzuatın 7/1-k bendi bağlamında kamu düzenine aykırılık teşkil etmediğinden bahisle dava reddedilmiş ise de bahse konu başvuru markası soyut ayırt edicilikten yoksun olduğu gibi anılan madde kapsamında kamu düzenine de aykırılık teşkil ettiği açıktır. Bu nedenle, karar tarihi itibariyle uygulanması gereken mülga 1086 sayılı HUMK’un 436/4 hükmü gereği kararın, gerekçesi değiştirilerek yazılı gerekçe ile onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz istemlerinin reddi ile, kararın gerekçesi düzeltilerek, yazılı gerekçe ile ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 53,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 18/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.