Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/6347
Karar No: 2022/379
Karar Tarihi: 18.01.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/6347 Esas 2022/379 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2020/6347 E.  ,  2022/379 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 11.04.2018 tarih ve 2016/116 E. - 2018/386 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kısmen kabul-kısmen reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi'nce verilen 05.03.2020 tarih ve 2018/1663 E. - 2020/347 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacılar vekili, müvekkilinin Kuyumcu Kent – Kapalıçarşı arasında yolcu taşıma işine ilişkin olarak davalı ile 20.09.2015 tarihli sözleşmelerle personel ve müşterilerin ücretsiz taşınması ve davalı şirkete aylık 20.000,00 TL kira ödenmesi konusunda anlaşmaya varıldığını, 20.000.- TL kira bedelinin şirketin servis araçlarının hareket alanına karşılık olarak 29.09.2015 tarihli kira protokolü ile belirlendiğini, bu kapsamda aylık 20.000,00 TL ödemenin garantisi olarak da toplamda 260.000,00 TL bedelli 13 adet bono niteliğinde kambiyo senedinin alındığını ve bu senetlerin müvekkili şirket yetkilisi ve ortağı olan diğer davacı ...’na da imzalattırıldığını, ancak vaat edilen sayıda yolcunun bulunmadığını ve ayrıca Kuyumcu kent-Kapalıçarşı arasında, önceden yolcu taşıma işini gerçekleştiren servis işletmesi Beşkaya ... San. ve Tic. Ltd. Şti. ile yolcu taşıma işinin devam ettiğini, Kuyumcu Kent- Kapalıçarşı arasında taşınması söz konusu olan yolcu kapasitesinin ortalama günlük 500-700 kişi arasında olduğu ancak eski şirketin çalışması sebebiyle kendilerine günlük 100-150 kişi civarında kaldığını, kişi başı 4 TL ücret ile ortalama günlük 120 yolcu taşınıp toplam taşıma bedeli olarak 480,00 TL alındığını, bu miktarın kâr etmek bir yana şirket giderlerini ve görünüşte kira bedeli olarak alınan 20.000,00 TL ile şirketin ücretsiz personel ve müşterilerini taşıma giderlerini karşılamadığını, 20.000.- TL bedelli 05.10.2015 vade tarihli icra takibine konu edilip tahsil edilen hariç olmak üzere toplam 240.000.- TL bedelli 12 adet bono niteliğindeki kambiyo senedinin bulunduğunu ileri sürerek davalı tarafa dava konusu 12 adet bono ve kira kontratı nedeniyle 240.000.- TL borçlu olmadıklarının tespiti ile tüm senet ve bunlara dayanarak açılacak icra takiplerinin iptaline, takibe konu edilerek tahsili sağlanan 05.10.2015 vade tarihli senet nedeniyle de icra kanalıyla ödenen 24.950,39 TL’nin temerrüt faizi ile birlikte istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin KuyumcuKent tesisinin idare ve yönetimini yerine getirmekte olan bir hizmet şirketi olduğunu, müvekkili şirketin Kuyumcukent-Kapalıçarşı yolcu taşıması işi için davacı tarafı da ihaleye davet ettiğini, davacı tarafın Kuyumcukent tesisine gelerek fizibilite çalışması yapıp, günlük taşınacak müşteri sayısını ve ücretini tespit ettiğini, bunun üzerine ihaleye katılmayı kabul ederek servis taşımacılığı faaliyetlerini yürütmek için giriş bölgesindeki yeri kiraladıklarını, davacı tarafın günler öncesinden Kuyumcukent kompleksine gelerek kendi tespitlerini yaparak işi kabul ettiğini, basiretli tacir olarak aldatıldığını iddia edemeyeceği gibi zaten kendileri tarafından gerekli tespitler yapılarak ihaleye katıldıklarını, davacı tarafın iddia ettiği gibi Beşkaya adlı firmaya işin bıraktırılacağı gibi bir taahhüt ne yazılı nede sözlü olarak verilmediğini, davacı taraf ile tesiste faaliyete başlaması üzerine kullanacağı servis araçları için park alanı olarak kullanılması amacıyla aylık 20.000.- TL bedel karşılığında kira sözleşmesi imzalandığını, davacı tarafla müvekkil şirketin kendi bünyesinde istihdam edilen personelin işe gidiş-gelişi için Personel Taşıma (Servis) Hizmet Sözleşmesi imzalandığını, ancak davacı tarafın haksız ve sebepsiz yere sözleşme süresi içerinde işi bırakarak hem müvekkil şirketin zarara uğratılmasına hem de personelin mağduriyetine sebebiyet verdiğini, davacı tarafın hiçbir hukuk kuralıyla bağdaşmayan, ticaret hayatının genel etik kurallarıyla örtüşmeyen bu tutum ve davranışları neticesinde müvekkili şirketin uğradığı zararı gidermek için, davacı taraf ile arasında imzalanan kira kontratı gereğince ödenmesi gereken kira bedellerinin, teminatı için verilen senetlerden zarara karşılık gelen miktarını icra takibine konu etmek zorunda kaldığını, kalan diğer senetleri ise davacı tarafa teslim etmek için bildirimlerde bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafın sözleşme gereğince servis araçlarının kullanımı için kendisine tahsis edilen alan için aylık 20.000.- TL kira bedeli ödemeyi taahhüt ettiği ve teminat maksadıyla dava konusu bonoları verdiği, taşıma işi itibariyle özellikle günlük ortalama taşınan yolcu sayısı, önceki taşıma şirketinin yasal olarak taşımaya devam etmesi, aylık 20.000.- TL kira bedeli dikkate alındığında her nekadar taraflar arasında sözleşme hukuken kurulmuş olsa bile tek taraflı zarara sebebiyet verdiği ve taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümleri gereğince taraflara yazılı bildirim ile tek taraflı fesih hakkı verdiği de dikkate alındığında davacının sözleşmeyi 19.10.2015 tarihi itibariyle feshinin hukuka uygun görüldüğü, davacı tarafın sözleşme gereğince fesih öncesi işlemiş olan kira bedeli ve bu bedele ilişkin yapılan Bakırköy 11. İcra Müdürlüğü'nün 2015/16338 esas sayılı takip dosyası itibariyle 24.950,39 TL borçlu olduğu ancak vadesi gelmemiş ve de fesih ile hüküm ifade etmeyecek toplam 12 adet 240.000.- TL (her biri 20.000.- TL) senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, davacının toplam 12 adet olup vade tarihleri 05/11/2015 tarihinden başlayan 05/10/2016 tarihinde sonra eren senetlere karşılık gelmek üzere toplam 240.000,00.- TL itibariyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, 24.950,39.- TL'lik isteminin reddine karar verilmiştir.
    Karar, taraf vekilleri tarafından istinaf edilmiştir.
    İstinaf Mahkemesince iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki sözleşmelerde herhangi bir bedel ve taşınacak yolcu sayısı ile ilgili bir sayı zikredilmemiş ise de, İlk Derece Mahkemesince dinlenen tanık beyanları ve taraf beyanlarından da anlaşıldığı üzere, davacıdan önceki taşıma firmasının sözleşmesinin sona ermesine rağmen alanı tahliye etmediği ve fiilen görevine devam ettiği, davacının almış olduğu taşıma işinin bir kısmının bu firma tarafından halen yerine getiriliyor olması ve bu firma elemanları tarafından davacı şirketin çalışmasının engellenmeye çalışılması nedenleriyle, davacı tarafın almış olduğu taşıma işinin özellikle günlük ortalama taşınan yolcu sayısının öngörülenden çok daha düşük sayıda kalması dikkate alındığında, mevcut fiili durumun tek taraflı zarara sebebiyet verdiği, edimler arasındaki orantısızlık nedeniyle sözleşmenin davacı yönünden çekilmez hale geldiği, mevcut durum itibariyle davacının aylık 20.000.- TL kira bedelini ödemesinin ve diğer edimlerini yerine getirmesinin mümkün olmadığı, bu hali ile davacıdan sözleşmenin devamının beklenmesinin hakkaniyete uygun olmadığı, davacı taraf sözleşme gereğince fesih öncesi işlemiş olan kira bedeli ve bu bedele ilişkin yapılan takip ile 05/10/2015 vadeli bonoya ilişkin borçdan sorumlu olduklarından icra takibine konu olan 05/10/2015 vadeli bonoya ilişkin (24.950.- TL) istirdat talebinin reddine yönelik kararın yerinde olduğu, dava konusu Bakırköy 5. İcra Müdürlüğü'nün 2016/2152 Esas sayılı dosyası ile ikinci takibe dayanak olan 05.11.2015, 05.12.2015, 05.01.2016 vadeli senetler yönünden davacıların davalıya borçlu olmadığı yönündeki mahkeme gerekçesi ve tespitinin dosya kapsamına uygun olduğu, davacıların İİK 72/3 maddesi kapsamında verilen ihtiyati tedbir kararı uyarınca icra kasasına yatırılan para davalıya ödenmediğinden bu yönden davanın istirdat davasına dönüşmesi mümkün olmayıp ilk derece mahkemesinin bu yöndeki tespitinin yerinde olduğu ancak dava konusu 13 adet bonodan; 29/09/2015 keşide tarihli, 05/2-3-4-5-6-7-8-9-10/2016 vadeli toplam 9 adet bononun dava açıldıktan sonra ön inceleme duruşmasından önce davalı tarafından davacılara iade edildiği, iade edilen bu bonolar yönünden davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin kısmen kabul kısmen reddi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile keşidecisi davacılar, lehdarı davalı şirket olup her biri 20.000,00-TL bedelli,29/09/2015 keşide ve 5/10/2015 - 05/10/2016 sıralı vadeli davaya konu 13 adet bonolardan; 05/2-3-4-5-6-7-8-9-10/2016 vadeli toplam 9 adet bononun yargılama sırasında davacılara iadesi nedeniyle konusuz kalan bu bonolar hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Bakırköy 5. İcra Müdürlüğü'nün 2016/2152 Esas sayılı icra takip dosyasına konu edilen 05/11/2015, 05/12/2015, 05/01/2016 vadeli bonolardan ve icra takip alacağından davacıların İİK 72. maddesi uyarınca davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, işbu ilam kesinleştiğinde İİK 72/5 maddesi uyarınca icra takip dosyasına davacılar tarafından yatırılan paranın davacılara iadesine, Bakırköy 11. İcra Müdürlüğü'nün 2015/16338 E. sayılı icra takip dosyasına konu olan 05/10/2015 vadeli bonoya ilişkin istirdat talebinin reddine karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 3.073,95 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 18/01/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.



    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi