Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/10120
Karar No: 2015/4755

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/10120 Esas 2015/4755 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/10120 E.  ,  2015/4755 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ..., davalı , davalılar ..., ..., ... ve ... mirasçıları ..., ... ve ... ile davalı-birleşen dosya davacıları ... ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    Kadastro sırasında ... köyü 137 ada 7 parsel sayılı 3084,83 m² yüzölçümündeki taşınmaz, fındıklık niteliğiyle ... oğlu ...,
    137 ada 8 parsel sayılı 3367,85 m² yüzölçümündeki taşınmaz, fındıklık niteliğiyle ... oğlu ...,
    139 ada 1 parsel sayılı 295,29 m² yüzölçümündeki taşınmaz, fındıklık niteliğiyle ... oğlu ...,
    145 ada 6 parsel sayılı 2872,27 m² yüzölçümündeki taşınmaz, fındıklık niteliğiyle ... oğlu ...,
    145 ada 7 parsel sayılı 1496,84 m² yüzölçümündeki taşınmaz, fındıklık niteliğiyle ... oğlu ...,
    145 ada 8 parsel sayılı 1719,73 m² yüzölçümündeki taşınmaz, fındıklık niteliğiyle ... oğlu ...,
    145 ada 10 parsel sayılı 7977,23 m² yüzölçümündeki taşınmaz, fındıklık niteliğiyle ... oğlu ...,
    145 ada 11 parsel sayılı 2842,74 m² yüzölçümündeki taşınmaz, fındıklık niteliğiyle ... oğlu ...,
    147 ada 6 parsel sayılı 1353,06 m² yüzölçümündeki taşınmaz, fındıklık niteliğiyle ... kızı ...,
    147 ada 8 parsel sayılı 933,89 m² yüzölçümündeki taşınmaz, fındıklık niteliğiyle ... kızı ...,
    147 ada 9 parsel sayılı 2191,99 m² yüzölçümündeki taşınamaz, fındıklık niteliğiyle ... kızı ..,
    180 ada 2 parsel sayılı 253,19 m² yüzölçümündeki taşınmaz, kargir ev ve bahçesi niteliğiyle ... oğlu ...,
    180 ada 3 parsel sayılı 374,58 m² yüzölçümündeki taşınmaz, ahşap ev ve bahçesi niteliğiyle ... oğlu ...,
    180 ada 7 parsel sayılı 257,93 m² yüzölçümündeki taşınmaz, bahçe niteliğiyle ... oğlu ...,
    180 ada 8 parsel sayılı 213,05 m² yüzölçümündeki taşınmaz, kargir ev ve bahçe niteliğiyle ... oğlu ...,
    180 ada 9 parsel sayılı 336,81 m² yüzölçümündeki taşınmaz, bahçe niteliğiyle ... oğlu ...,
    226 ada 1 parsel sayılı 1048,72 m² yüzölçümündeki taşınmaz, fındıklık niteliğiyle ... oğlu ...,
    226 ada 2 parsel sayılı 1449,99 m² yüzölçümündeki taşınmaz, kargir iki katlı ev ve bahçesi niteliğiyle ... oğlu ...,
    137 ada 1 parsel sayılı 1636,10 m² yüzölçümündeki taşınmaz, ağaçlık niteliğiyle ,
    137 ada 2 parsel sayılı 2359,27 m² yüzölçümündeki taşınmaz, fındıklık niteliğiyle ... oğlu ... adına tespit edilmiştir.
    ... kızı ... ve oğlu ..., mahkemenin 2007/133 Esasına kaydı yapılan, dava dilekçeleri ile yukarıda anılan taşınmazların (137 ada 1 ve 2 parsel hariç) kök muris ... ...’den kaldığı ve terekesinin paylaşılmadığı iddiasıyla tespitlerinin iptaliyle kök muris veya mirasçıları adına tesciline karar verilmesini talep etmişlerdir.
    Mahkemenin birleşen 2007/108 Esas sayılı dosyasında davacı ..., kardeşi ... adına tespit edilen 137 ada 8 parselin kendisine ait olduğu, kendi adına tespit edilen 137 ada 7 parselin ise kardeşi ... ait olduğu, ayrıca ... oğlu ... adına tespit edilen 137 ada 2 parsel ile adına tespit edilen 137 ada 1 parselin 137 ada 8 parsele tecavüzlü olduğu iddiasıyla dava açmıştır.
    Mahkemece 137 ada 7 ve 8 parsele ilişkin dava bu dosyadan tefrik edilip mahkemenin 2008/15 Esasında kaydı yapıldıktan sonra 2007/108 ve 2008/15 Esas sayılı dosyalar mahkemenin 2007/133 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmiştir.
    Mahkemenin birleşen 2007/161 Esas sayılı dosyasında davacı ..., abisi ... adına tespit edilen 226 ada 2 parselin kendisine, kendi adına tespit edilen 226 ada 1 parselin abisi ...’e ait olduğunu iddia etmiştir.
    Yargılama sırasında ..., ... adına tespit edilen 180 ada 2 ve 145 ada 7 parselin; ... ise 145 ada 11 parselin kendisine ait olduğu iddiasıyla harç yatırarak davaya katılmıştır.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine,
    226 ada 2 parselin kadastro tespitinin iptaliyle ... oğlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline,
    139 ada 1, 180 ada 2 ve 3, 226 ada 1, 145 ada 6, 7, 8, 10 ve 11, 147 ada 6, 8 ve 9 ile 137 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazlara yönelik açılan davanın reddine, belirtilen taşınmazların tespit gibi tapuya tescillerine,
    137 ada 7 ve 8 ile 180 ada 7, 8 ve 9 sayılı parsellere yönelik davanın kabulüne, belirtilen taşınmazların kadastro tespitlerinin iptaline, 137 ada 7 parselin 672 pay kabul edilerek 96 payın ... ve ... kızı davacı ... adına, 576 payın ise ... oğlu 1938 doğumlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 137 ada 8 no"lu parselin 672 pay kabul edilerek 96 payın ... ve ... kızı davacı ... adına, 576 payın ise ... oğlu 1942 doğumlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 180 ada 7 no"lu parselin 672 pay kabul edilerek 96 payın ... ve ... kızı 1936 doğumlu davacı ... adına, 576 payın ise ... oğlu 1965 doğumlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 180 ada 8 no"lu parselin 672 pay kabul edilerek 96 payın ... ve ... kızı 1936 doğumlu davacı ... adına, 576 payın ise ... oğlu 1950 doğumlu ölü ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 180 ada 9 no"lu parselin
    672 pay kabul edilerek 96 payın ... ve ... kızı 1936 doğumlu davacı ... adına, 576 payın ise ... oğlu 1956 doğumlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ..., davalı , davalılar ..., ..., ... ve ... mirasçıları ..., ... ve ... ile davalı-birleşen dosya davacıları ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
    ... köyünde tesbit tarihinden önce 2002 yılında yapılıp 21/07/2006 tarihinde askı ilânına çıkarak kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır.
    1- Davacı ..."ın temyiz itirazları yönünden;
    Asıl dosyada davacılar ... ve ..., yukarıda anılan taşınmazların (137 ada 1 ve 2 parsel hariç) kök muris ... ...’den kaldığı ve terekesinin paylaşılmadığı iddiasıyla tespitlerinin iptaliyle kök muris veya mirasçıları adına tesciline karar verilmesini talep etmişlerdir.
    Mahkemece kök muris ... ..."in terekesinin tüm mirasçıların katılımıyla paylaşılmadığı, bir mirasçının kullanımına diğer mirasçıların karşı çıkmamış olmasının sonuca etkili olmadığı; dava konusu taşınmazlardan 139 ada 1; 145 ada 6, 7, 8, 10 ve 11; 147 ada 6, 8 ve 9; 180 ada 2 ve 3; 226 ada 1; 137 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların ise kök muris tarafından ölünceye kadar bakma akdi ile oğulları ... ve ... "ye devredildiği bu nedenle terekeye dahil olmadıkları gerekçesiyle 137 ada 7 ve 8; 180 ada 7, 8 ve 9 sayılı parseller yönünden davanın kabulüne karar verilerek 96/672 payının tespitinin iptaliyle davacı ... adına tesciline, ölünceye kadar bakım akdi kapsamında olduğu kabul edilen 139 ada 1; 145 ada 6, 7, 8, 10 ve 11; 147 ada 6, 8 ve 9; 180 ada 2 ve 3; 226 ada 1 ile 137 ada 1 ve 2 parseller yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından davası hakkında karar verilmediği gerekçesiyle temyiz edilmiştir.
    6100 sayılı HMK"nın “hükmün kapsamı” başlıklı 291"inci maddesinin ikinci fıkrasında “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” hükmü düzenlemiş olup, hâkim önüne gelen uyuşmazlıkta yer alan her bir talep yönünden olumlu veya olumsuz bir hüküm kurmak zorundadır.
    Somut olayda, dava dilekçesinde, Huriye yanında ... da çekişmeli taşınmazların tespitine itiraz etmiş olup talepleri hakkında olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmamış olması doğru olmamıştır. Mahkemece bu husus gözetilmeksizin ..."ın davasına ilişkin olarak 6100 sayılı HMK"nın 297/2. maddesine aykırı şekilde hüküm kurulmuş olması hatalı olup, bozma nedenidir.
    2- Davalılar ..., ..., ... ve ... mirasçıları ..., ... ve ..."in temyiz itirazları yönünden;
    Temyiz eden davalılar yargılama sırasında çekişmeli taşınmazların .... Noterliğinin 05/09/1957 tarih ve ... yevmiye nolu ölünceye kadar bakma akdi ile miras bırakanlarına devredildiğini savunmuş, temyizlerinde ise ölünceye kadar bakma akdinin birinci sırasında yer alan taşınmazın çekişmeli 180 ada 7, 8 ve 9 nolu parseller olduğunu iddia etmişlerdir.
    Ölünceye kadar bakma akdinin 1. sırasında belirtilen taşınmazın çekişmeli taşınmazlara uymadığı mahkemece yapılan keşif uygulama ve toplanıp değerlendirilen delillerle belirlenmiştir. Bu nedenler ve kararda gösterilen diğer gerekçelere göre davalıların temyiz itirazların reddi gerekmiştir.
    3- Davalı – birleşen dosya davacısı ..."in temyiz itirazları yönünden;
    Birleşen dosya davacı ... kardeşi adına tespit edilen 137 ada 8 parselin kendi adına tespit edilmesi gerektiği, kendi adına tespit edilen 137 ada 7 parselin ise kardeşi ... adına tespit edilmesi gerektiği, ... adına tespit edilen 137 ada 2 parsel ile adına tespit edilen 137 ada 1 parselin ise kendi adına tespit edilmesi gereken 137 ada 8 parsele tecavüzlü olduğu iddiasıyla dava açmış, mahkemece asıl dosyada davacı ..."nin davası kısmen kabul edilerek 137 ada 7 ve 8 parselin 96/672 payının tespitinin iptali ile davacı adına tesciline, geriye kalan 576 payının ise tespit malikleri adına tesciline, 137 ada 1 ve 2 parselin tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm ... tarafından usûl ve kanuna aykırı olduğu gerekesiyle temyiz edilmiştir.
    Mahkemece yapılan keşif uygulama ve toplanıp değerlendirilen delillerle kök muris ... ..."in terekesinin tüm mirasçıların katılımıyla paylaşılmadığı belirlenerek 137 ada 7 ve 8 parsellerin davacı ..."nin payı yönünden tespitlerinin iptallerine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak birleşen dosyanın 16/05/2008 tarihli duruşmasında davacı ... kendi adına tespit edilen 137 ada 7 parselin davalı ... adına; davalı ... ise kendi adına tespit edilen 137 ada 8 parselin ... adına tesciline karar verilmesini imzalı beyanları ile kabul etmiş olmaları nedeniyle kabule göre 137 ada 8 parselin davacı ... adına tesciline karar verilen pay çıktıktan sonra geriye kalan 576 payının davacı ... adına tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    Birleşen 2007/161 Esas sayılı dosyada davacı ..., abisi ... adına tespit edilen 226 ada 2 parselin kendisine, kendi adına tespit edilen 226 ada 1 parselin abisi ...’e ait olduğunu, kendi adına tespit edilen taşınmazın abisi adına, abisi adına tespit edilen taşınmazın kendi adına tescilini istemiş, 24/07/2007 tarihli duruşmada davacı ... adına tespit edilen 226 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ... adına; davalı ... ise adına tespit 226 ada 2 parsel sayılı taşınmazın ... adına tesciline karar verilmesini imzalı beyanı ile kabul etmiş olması nedeniyle 226 ada 1 parselin ... adına tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    Yine, davacı 137 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların 137 ada 8 parsel sayılı taşınmaza tecavüzlü olduğunu iddia etmiş olmasına ve 16/08/2013 tarihinde yapılan keşifte taşınmazların başına gelindiği tutanağa geçirilmesine rağmen bilgisine başvurulan mahalli ve tutanak bilirkişilerine çekişmeli taşınmazların kullanım şekli ve niteliği konusunda bilgilerine başvurulmadığı gibi teknik bilirkişilerden de bu taşınmazlar yönünden rapor alınmamıştır. Çekişmeli taşınmazlar hakkında hiç bir araştırma yapmadan tespit gibi tescillerine karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır.
    Çekişmeli 137 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ağaçlık niteliğiyle tespit edilmiş olup orman sayılan yerlerden olup olmadığının araştırılması gerekmektedir.
    Mahkemece, 137 ada 1 parsel yönünden en eski tarihli memleket haritası ile tespit tarihinden 15-20 yıl öncesine ait memleket haritaları ile elde edildikleri hava fotoğrafları varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, halen ... ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi, bir fen elemanı ve bir ziraat bilirkişi marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, ... 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmelidir.
    Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, 137 ada 1 parselin orman sayılmayan ve zilyetlikle kazanılacak yerlerden olduğu belirlenir ise; bu kez, zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının araştırılması gerekir. Bu cümleden olarak; yapılacak keşifte, tarım uzman bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi niteliğinde olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanarak, bu taşınmazı sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; varsa, zilyetlik tanıkları taşınmaz başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl süreyle ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tespit tarihine kadar davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; çekişmeli 131 ada 1 parsel ile 131 ada 8 parselin kadastro tespiti zilyetliğe dayalı olarak yapıldığından iki taşınmaz arasındaki ortak sınır zilyetliğe göre belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, davacı yanında, (murisler) yönünden de aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tesbit ya da tescil edilip edilmediği tapu müdürlüğü ve ilgili kadastro müdürlüğü ile hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğünden sorulup, aynı Kanunun 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
    4- Davalı-birleşen dosya davacısı ..."in temyiz itirazları yönüden;
    Davalı-birleşen dosya davacısı ..., temyiz dilekçesinde özetle 137 ada 7 ve 8 parseldeki yanlışlığın düzeltilmesi, 137 ada 7 parseldeki payın tamamını kendine verilmesini ayrıca 180 ada da bulunan afet evden tarafına hisse verilmesini isteyerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
    Mahkemece yapılan keşif uygulama ve toplanıp değerlendirilen delillerle kök muris ... ..."in terekesinin tüm mirasçıların katılımıyla paylaşılmadığı belirlenerek 137 ada 7 ve 8 parsellerin davacı ..."nin payı yönünden tespitlerinin iptallerine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak birleşen dosyanın 16/05/2008 tarihli duruşmasında davacı ... kendi adına tespit edilen 137 ada 7 parselin davalı ... adına; davalı ... ise kendi adına tespit edilen 137 ada 8 parselin ... adına tesciline karar verilmesini imzalı beyanları ile kabul etmiş olmaları nedeniyle kabule göre 137 ada 7 parselin davacı ... adına tesciline karar verilen pay çıktıktan sonra geriye kalan 576 payının davacı ... adına tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    Davacı 180 ada 32 parselde bulunan afet evden pay talep etmiş ise de bahsedilen taşınmaza yönelik usûlünce açılmış bir dava bulunmadığından temyiz itirazı yerinde görülmemiştir.
    5- Davalı Hazinenin temyiz itirazları yönünden,
    Davalı tarafından hüküm, çekişmeli taşınmazların bir kısmı yönünden davanın kabulüne karar verildiği yönünden temyiz edilmiş ise de, davalı çekişmeli taşınmazlardan 137 ada 1 parselin tespit maliki olması nedeniyle davalı sıfatıyla davada yer olmakta olup diğer parsellere yönelik usûlünce açılmış bir davası ve katılımı bulunmadığından ve hüküm ile aleyhine bir durum oluşmadığından temyiz itirazları yerinde değildir.
    Mahkemece; kabule göre de, 137 ada 1 sayılı parsele yönelik dava reddedilmiş olması nedeniyle davayı vekil ile takip eden yararına vekâlet ücreti takdir edilmemiş olması doğru olmamıştır.
    SONUÇ: 1) Yukarıda 2 numaralı bentde açıklanan nedenlerle; davalılar ..., ..., ... ve ... mirasçıları ..., ... ve ..."in; 4/son bentde açıklanan nedenlerle davalı-birleşen dosya davacısı ..."in 180 ada 32 parsele yönelik; 5 numaralı bentde açıklanan nedenlerle davalı ... temyiz itirazlarının REDDİNE,
    2) 1 numaralı bentde açıklanan nedenlerle; davacı ..., 3 numaralı bentdeki nedenlerle davalı – birleşen dosya davacısı ..., 4/2 numaralı bentdeki nedenlerle davalı - birleşen dosya davacısı ..."in temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz itirazları kabul edilenlerin yatırdığı temyiz harcının istek halinde iadesine 27/05/2015 günü oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi