20. Hukuk Dairesi 2015/76 E. , 2015/4752 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi müdahil davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Kadastro sırasında ... Köyü 476 ada 5 parsel sayılı 1713,45 m² yüzölçümündeki taşınmaz, ...’ya ait iken yabancı uyruklu kişilere sattığı, ancak; yabancı uyruklu kişilerin zilyetlik yoluyla taşınmaz edinemeyeceklerinden söz edilerek, tek katlı kargir ev ve tarla niteliği ile davalı adına tesbit edilmişlerdir.
Davacı ... vekili, çekişmeli taşınmazı ...’dan müvekkilinin satın aldığını ve taşınmazın yüzölçümünün 2500,00 m² olduğu halde, 1713,45 m² ile eksik yüzölçümüyle tesbit gördüğünü, eksik ölçülen kısmın orman sınırları içinde bırakıldığını belirterek, eklemeli kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak 476 ada 5 parsel sayılı taşınmaz ile orman sınırları içinde bırakılan taşınmazın müvekkili adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davanın reddine ve dava konusu ... Köyü, 476 ada 5 parsel sayılı taşınmazın orman vasfıyla adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hükmün davacı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 15/04/2013 gün ve 2012/13052 - 4422 sayılı kararıyla bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma ilâmında özetle; “Davacının orman sınırları içinde kaldığı iddiasıyla dava ettiği taşınmaz bölümü hakkında kadastro tutanağı düzenlenmediği, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 26. maddesinin dördüncü fıkrasına göre bu bölüm yönünden görevsizlik kararı verilmesi gerekirken esastan reddi doğru olmadığı, ayrıca, mahkemece yöntemince yapılan inceleme neticesinde çekişmeli taşınmazın orman olduğu ve özel mülkiyete konu olamayacağı anlaşıldığına göre, davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, ancak, veya ...tarafından taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla açılan bir dava bulunmadığı, taşınmazın kadastro tesbiti gibi tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken, HMK"nın 24 ve 26. maddelerine aykırı bir şekilde, re’sen alınan kararla 476 ada 5 parsel sayılı taşınmazın orman vasfıyla tapuya tesciline karar verilmesinin isabetsiz olduğu” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilâmına uyulmuştur. Uyma kararından sonra ...476 ada 5 parsel sayılı taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır.
Mahkemece, davacı ...’ın davasının reddine, müdahil ...nin davasının kabulüne, fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle işaretli bölüme yönelik mahkemenin görevsizliğine, çekişmeli 476 ada 5 parsel sayılı taşınmazın orman niteliğiyle adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... ile tarafından temyiz edilmesi üzerinde Dairece, davacı ..."ın temyiz itirazları reddedilerek davasının reddine ilişkin hüküm onanmış, temyiz itirazları kabul edilerek yönünden hüküm Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 09/06/2014 gün ve 2014/1510-6252 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma ilâmında özetle; “Davalı Hazinenin temyiz itirazlarına gelince; mahkemece, çekişmeli taşınmazın eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafına göre orman sayılan yerlerden olduğu belirlendiği gerekçesiyle müdahil davacı ... Yönetiminin davasının kabulüne karar verilmiş ise de, ulaşılan sonuç dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Şöyle ki; dava kadastro tesbitine itiraz niteliğinde olup 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi uyarıca re"sen araştırmayı gerektirir bir durum olmadığı gibi, ... çekişmeli taşınmazın niteliğine yönelik bir davası da bulunmamaktadır. Yörede orman kadastrosu 20/03/2002 tarihinde askı ilânı yapılarak kesinleşmiştir. Davacı ... Yönetimi ise, 07/11/2013 tarihinde davaya katılmıştır. Davaya katılma tarihi itibariyle 6831 sayılı Kanunun 11. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiştir. Hak düşürücü süre geçmiş olması nedeniyle ..., ancak, tahdide dayalı olarak taşınmazın orman olduğunu iddia edebilir. Mahkemece, yöntemince yapılan uygulama sonucunda çekişmeli taşınmazın orman tahdidi dışında olduğu belirlenmiş olmasına göre, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.” denilmiştir.
Mahkemece bozma ilâmına uyulduktan sonra; ...nin davasının reddine, çekişmeli ... köyü 476 ada 5 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm müdahil davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 20.03.2002 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının ...ne yükletilmesine 27/05/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.