Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Katılanlar : 1- ..., 2- ..., 3- ...
Suçlar : 1- Sanık ... hakkında: Kasten yaralama
2- Sanık ... hakkında: Taksirle öldürme
Karar-Hüküm : 1- Sanık ... hakkında: TCK"nın 86/2, 62, 52/2, CMK"nın 231/5. maddeleri gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması
2- Sanık ... hakkında: TCK"nın 85/1, 62, 50/4, 52/2-4, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet

Kasten yaralama suçundan sanık ... hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar, katılanlar vekili, taksirle öldürme suçundan sanık ..."nin mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ... müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
A) Sanık ... hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının CMK"nın 231/12. maddesi uyarınca itiraz kanun yoluna tabi bulunduğu, aynı Kanun"un 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda mercide yanılmanın başvuranın hakkını ortadan kaldırmayacağı nazara alınarak, katılanlar vekilinin temyiz isteminin, itiraz mahiyetinde değerlendirilmesi suretiyle CMK"nın 264/2. maddesi uyarınca gereği merciince yapılmak üzere dosyanın incelenmeksizin mahkemesine iadesinin temini için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
B) Sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
Dairemizin 06.04.2016 tarihli tevdi kararı uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik katılanlar vekilinin temyizi ile ilgili görüş içeren ek tebliğnamenin düzenlendiği belirlenerek yapılan incelemede:
Suçun işlendiği 31.10.2011 tarihinin, gerekçeli karar başlığına 01.11.2011 olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı kabul edilmiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiğine, sübuta, ceza miktarına, hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasına, erteleme hükümlerinin uygulanmamasına ilişkin, katılanlar vekilinin bir nedene dayanmayan sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Aynı vekaletnameye dayalı olarak aynı vekille temsil edilen katılanlar ..., ... ve ..."e vekalet ücreti takdir edilirken, katılan ..."in adı ve soyadının yazılmaması,
2- Bozma ilamına uygun olarak dökümü yapılan yargılama giderlerleri her bir sanığa sebebiyet verdikleri tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesine rağmen hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında yargılama giderlerinin sanıklardan eşit olarak tahsil edilmesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususlarda aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasının vekalet ücretinin takdir edilmesine ilişkin C harfiyle gösterilen bölümündeki, “Katılanlar ... ve ..." in kendini vekille” ibarelerinin, “Katılanlar ..., ... ve ..."in kendilerini aynı vekille” şeklinde değiştirilmesi, hüküm fıkrasının yargılama giderlerinin tahsiline ilişkin E harfiye gösterilen bölümündeki “sanıklardan eşit olarak” ibarelerinin hüküm fıkrasından çıkarılarak, yerlerine, “sanıklardan sebebiyet verdikleri miktarda” ibarelerinin eklenmesi suretiyle, eleştirilen husus dışında, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.