Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/7291
Karar No: 2022/370
Karar Tarihi: 18.01.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7291 Esas 2022/370 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2020/7291 E.  ,  2022/370 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki davada Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti'nce verilen 20.05.2018 gün ve 2018/İHK-3650 sayılı karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, saklanmak üzere tevdi edildiği İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, dosya için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, 26.03.2012 tarihinde tüpgaz zorunlu sorumluluk sigortası bulunmayan JET-PET Akaryakıt İstasyonunda meydana gelen LPG sızıntısı kaynaklı yangın sonucu davacının Muş Devlet Hastanesi’nden alınan sağlık kurulu raporlarına göre %20 oranında özürlü kaldığını, davalı sigorta kuruluşuna yapılan başvuruya karşı olumlu bir sonuç alınamadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 5.000,00 TL sürekli özürlülük tazminatının ret tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacı başvurusunun 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle reddi gerektiğini, sigortanın 3. kişilerin uğrayacağı zararları teminat altına aldığını, dava konusu olayda davacının söz konusu işyeri çalışanı olduğunu, istemin teminat kapsamı dışında olduğunu, yangına öncesinde meydana gelen depremin neden olduğunu, bu nedenle nedensellik bağının kesilmiş olduğunu belirterek başvurunun reddini istemiştir.
    Uyumazlık Hakem Heyetince, sorumluluk sigortalarında zamanaşımı süresinin 10 yıl olması sebebi ile davalının zamanaşımı savunmasının yerinde olmadığı, dosyaya sunulan belgelerden deprem ile gaz sızıntısı arasında nedensellik bağı olduğu ile davacının işyerinin çalışanı olduğunu ortaya koyan somut delil olmadığı, yeni sağlık kurulu raporu aldırılmasına karar verildiği, bu raporda belirtilen %9.0 özürlülük oranı üzerinden sürekli özürlülük tazminatı tutarı tespiti için rapor aldırıldığı, bu rapora göre 78.158,79 TL sürekli özürlülük tazminatı tutarı belirlendiği, bu tutar üzeriden sürekli özürlülük tazminatının davacıya ödenmesi gerektiği kanaatine varıldığı gerekçesiyle davacının isteminin tam kabulüne, 78.158,79 TL tazminat tutarının 08.10.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davalı vekili tarafından itirazda bulunulmuştur.
    İtiraz Hakem Heyetince; somut olayda tamamen Tüpgaz Zorunlu Sorumluluk Sigortası bulunmayan işyerinin sorumlu olduğunun tespit edildiği, davalının başvuru sahibinin ödeme alınıp almadığının sorulması gerektiği itirazının iddiayı öne süren itiraz eden davalı tarafından kanıtlanması gerektiği gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Dava, Tüp-Gaz Zorunlu Sorumluluk Sigortası bulunmayan akaryakıt istasyonunda meydana gelen LPG sızıntısı kaynaklı çıkan yangın sonucu davacının yaralanması nedeniyle talep ettiği tazminat istemine ilişkindir. Sigorta Tahkim Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından başvurunun kabulüne ve kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına AAÜT uyarınca hesaplanan 8.947,47 TL vekalet ücretine karar verilmiş, davalı vekilinin itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine karar verilmiştir.
    6327 sayılı Kanunla Sigortacılık Kanunu'na eklenen 30/17. fıkrası uyarınca, talebi kısmen veya tamamen reddedilenler aleyhine hükmolunacak vekalet ücretinin AAÜT'de belirlenen vekalet ücretinin 1/5'i olacağı öngörülmüştür. Madde hükmünde sözkonusu olan talep, tahkim yargılamasında karşılıklı yer alan uyuşmazlık taraflarının talepleridir. Dolayısıyla maddedeki "talebi red olunanlar" ifadesi, hem sigorta sözleşmesinde menfaat sağlayanları hem de risk üstlenen kuruluş ve güvence hesabını ifade eder. Zira, tahkimde uyuşmazlığın taraflarından her biri hakemden kendi lehine hüküm kurulmasını istemektedir. Diğer bir ifadeyle, sigorta sözleşmesiyle menfaat sağlayanlar, kendi lehine ancak risk üstlenen kuruluş ve güvence hesabına hüküm kurulmasını talep ederken risk üstlenen kuruluş ve ... da haksız olduğu iddiası ile karşı tarafın talebinin reddedilerek, kendi lehine hüküm kurulmasını talep eder. Ayrıca tahkim yargılamasının çekişmeli yargı olduğu gözönünde bulundurularak hakem, uyuşmazlık taraflarından birisinin talebini kabul ettiği oranda diğer tarafın talebini de reddetmiş demektir. Bu noktada maddede geçen reddedilen kavramı sadece davacı konumundaki sigorta sözleşmesinden menfaaat sağlayanlara yönelik değildir.
    Yine aynı doğrultuda 19/01/2016 tarihli, 29598 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16. maddesinin 13. fıkrası “Tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.” düzenlemesini içermektedir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 17. maddesi, 2. fıkrasında da, vekalet ücretinin tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen ücretin altında kalmamak kaydıyla karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
    Bu durumda, Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvuru sahibi lehine vekalet ücretine karar verilirken Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16. maddesinin 13. fıkrasının uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 13. maddesi ve AAÜT'nin 17. maddesi 2. fıkrası gereğince, maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla, hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tam nisbi vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmayıp bozma sebebi ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın HMK. 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının başvuru sahibi yararına vekalet ücretine ilişkin 3.bendindeki "..8.947,47 TL..." ibaresinin çıkarılarak yerine "...2.180,00 TL..." ibaresinin yazılmasına ve kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 18/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi