23. Hukuk Dairesi 2011/3154 E. , 2012/1718 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin ortağı olduğu davalı kooperatifin, diğer ortaklara konutlarını Aralık 1999 tarihinden itibaren teslim ettiğini, müvekkiline ait konutta eksik işler bulunduğunu ve oturulabilir halde olmadığını, müvekkilinin konutundan yararlanamadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla konuttaki eksikler sebebiyle uğradığı zararın faiziyle birlikte tahsili ile iki yıllık kira kaybı alacağının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı kooperatif vekili, davacıya ait dairede herhangi bir eksiklik bulunmadığını, tüm dairelerin aynı standartlarda yapıldığını ve davacının ödemelerini tamamlayarak 25.06.2000 tarihli yönetim kurulu kararı gereği dairesini sağlam ve eksiksiz olarak teslim aldığını, iki yıl geçtikten sonra bu talebini ileri süremeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi"nin 2006/869 Esas 2007/4972 Karar sayılı bozma ilamı ve bozma sonrası alınan ek bilirkişi raporlarına göre, davacıya evinin 14.04.2001 tarihinde eksik imalatlı ve ayıplı şekilde teslim edildiği, davacının dairesinde dava tarihi itibari ile diğer ortakların dairelerine nazaran daha fazla eksik ve ayıplı imalat bulunduğu, bu sebeple davacının zararının 1.300,00 TL olduğu, ayrıca teslim tarihi olan 14.04.2001 tarihi ile dava tarihi arasında 510,65 TL kira bedelinden yoksun kaldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 1.300,00 TL zararın temerrüt tarihi olan 08.09.2001 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile, 510.65 TL kira kaybı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2) Dava, eksik ve ayıplı konut teslim edildiği iddiasına dayalı tazminat ve kira kaybı tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
a) Mahkemece, eksik ve ayıplı konut teslim edilmesinden dolayı hükmedilen 1.300,00 TL tazminat miktarı yönünden, faizin başlangıç tarihi olarak, davacı tarafından davalı kooperatife gönderilen 07.08.2001 tarihli ihtarnamede verilen bir aylık sürenin bitimi olan 08.09.2001 tarihi kabul edilmiş ise de, söz konusu ihtarnamenin, BK"nun 101. maddesi hükümlerine uygun olmadığı, davacının dava açılması ile temerrüde düşürüldüğü, bu sebeple hükmedilen bu tazminat miktarına dava tarihinden başlamak üzere faiz yürütülmesi gerektiği düşünülmeksizin, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
b) Mahkemece, davacının, dava dilekçesinde kira kaybı tazminatı alacağı ile ilgili olarak faiz talebi bulunmadığı halde, HUMK"nun 74. ( HMK 26.) maddesine aykırı şekilde talebin aşılması suretiyle kira kaybı tazminatı alacağına faiz yürütülerek hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 07.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.