Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/6983
Karar No: 2022/380
Karar Tarihi: 18.01.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/6983 Esas 2022/380 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2020/6983 E.  ,  2022/380 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 09.07.2020 tarih ve 2016/89 E. - 2020/234 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacılar vekili, müvekkili şirket ve müvekkillerinden ... (...) ile davalı şirket ile uzun yıllar acentelik sözleşmesine dayalı olarak ticari ilişkide bulunduklarını, davalı şirketin acenteliğini yaptıklarını ve sözleşme gereğince müvekkillerinin üzerlerine düşen yükümlülüklerini yerine getirdiklerini, davalı tarafın, müvekkili şirkete 11.11.2009 tarihli ihtarname ile müvekkillerinin davalı şirkete borçlu olduğunu iddia ettiğini, davalı şirkete karşı ihtarname ile borçlarının bulunmadığı için acentelik sözleşmeleri nedeni ile davalı şirket lehine konulan ipoteklerin fekkini talep ettiklerini, konusuz kalan ipoteklerinin davalı şirket tarafından fekkedilmesini beklerken bu defa müvekkil şirket aleyhine İpoteğin Paraya Çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığını, müvekkillerinin takipte talep edildiği gibi borçlarının mevcut olmadığını, uzun süre acentelik ilişkisi ile çalıştıktan sonra tasfiye aşamasına geldiklerinde davalı şirketin Karadeniz Bölge Müdürlüğü ile müvekkil şirket arasında 31.12.2007 tarihinde bir protokol tanzim edildiğini, bu protokolün 1. maddesine göre müvekkil şirketin davalı şirkete 83.694,35 TL borcunun olduğu hususunda tarafların mutabık kaldıklarını, bu borca karşılık müvekkili ... (...) tarafından davalı şirkete 49.916,00 TL'lik müşteri çek ve senet verdiğini, bu çek ve senetlerin muhatap şirket tarafından kanuni takibe konulduğu hususunun kabul edildiğini, yine bu borca karşılık protokol uyarınca müvekkili ... (...) tarafından 33.000,00 TL bedelli 30.06.2008 vadeli bir bono verildiğini, bononun vadesi geldiğinde müvekkili tarafından davalı şirkete ödendikten sonra geri alındığını, bononun arkasında davalı şirketin Karadeniz Bölge Müdürlüğünün de cirosu olduğunu, bu
    nedenlerle gerek müvekkili ... (...)’nın ve gerekse bu müvekkilinin müdürü ve ortağı bulunduğu müvekkil Şirket Barış Sigorta Aracılık Hizmetleri Ltd. Şti.'nin davalı şirkete acentelik sözleşmesinden kaynaklanan herhangi bir borcu kalmadığını ileri sürerek müvekkillerinin davalı şirkete acentelik ilişkisinden kaynaklı borçları bulunmadığının tespiti ile acentelik sözleşmesine dayalı olarak davalı şirket lehine ... İli ... ilçesi ... Mevkii 187 ada, 56 parsel nolu taşınmaz ve ... Merkez ... Mahallesi 45 pafta, 1348 ada, 12 parsel de kayıtlı taşınmaz üzerine konulan ipoteklerin konusuz kalması nedeni ile bu ipoteklerin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, Barış Sigorta Ltd. Şti.'nin 05/04/1999 tarihli noter onaylı acentelik sözleşmesine, ... (...)'nun da 13/03/2006 tarihli noter onaylı acentelik sözleşmesine istinaden müvekkili şirketin acentesi olduğunu, davaya konu iki sigorta acentesi olduğu halde her acentenin borçları ve teminat olarak ipotekleri bulunmasına rağmen tek acentenin borcu varmış gibi kaleme alındığını ve her iki acente ipoteklerinin fekkinin talep edildiğini, ... Acenteliği borçlarından ... ve ...'nın sorumlu olduğunu, Barış Sigorta Aracılık Hizmetleri Ltd. Şti. acenteliği borçlarından ise, ..., ...,..., ...ve...'in sorumlu olduğunu savunarak haksız davanın reddine, İİK'nun 72. maddesi gereği müvekkilinin uğrayacağı zarara karşılık % 40'dan aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davalı ...Ş.'nin mahkemeye ibraz edilen defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda davalı ...Ş.'nin davacılardan alacağının olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava acentelik ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla davalı yanca girişilen icra takibi nedeniyle davacıların davalıya borçlu olmadıklarının tespiti ve davalı yararına tesis edilen ipoteklerin fekki istemine ilişkin olup, mahkemece davalı ...Ş.'nin ibraz ettiği ticari defterler üzerinde yapılan inceleme sonucunda davacılardan bir alacağının bulunmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Mahkemece uyulan Dairemizin 02.12.2015 tarih ve 2015/4361 Esas, 2015/12870 Karar sayılı bozma ilamında, asıl davada davacılar ... ve Barış Sigorta Ltd. Şti.'nin sadece aleyhlerine yapılan ipotekli takipler nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitini talep ettikleri, mahkemece davacı ... 'nun acenteliği nedeniyle davalı ... şirketine borçlu olup olmadığının incelenmediği, bu nedenlerle davalı ... şirketinin defterleri ve davacıların delilleri incelenmek suretiyle gerek ...'nun gerekse de Barış Sigorta Ltd. Şti'nin acentelik sözleşmeleri nedeniyle borçlu olup olmadıklarının saptanması, borçlu iseler ayrı ayrı ne miktarda borçlu olduklarının tespit edilmesi gerektiği gerekçesine yer verilmiştir.
    Bozma ilamına uyan mahkemece alınan kök ve bilirkişi raporlarına davalı yan vekilince ciddi itirazlarda bulunulmuş olduğu gibi mahkemece benimsenen ve hükme esas alınan kök ve ek bilirkişi raporlarının sonuç kısmındaki değerlendirmeler arasında davacıların borçlu olup olmadığına ilişkin birbiriyle çelişen hususlara yer verildiği, davalı yan vekilince ileri sürülen itirazların ise layıkıyla karşılanmadığı anlaşılmaktadır.
    Bu durumda uyuşmazlığın niteliği, taraflar arasında açık hesap ilişkisinin varlığı ve yine taraflar arasında 31.12.2007 tarihli protokol ile borcun tasfiyesine yönelik düzenlenen çek ile bononun ödendiği iddiası da göz önünde bulundurulmak suretiyle davacılar tarafından verilen çek ve bonoya dayalı bir tahsilatın yapılıp yapılmadığı, düzenlenen çekin karşılığının bulunup bulunmadığının tespiti ile çek ve bononun tahsil edilmediğinin tespit edilmesi halinde davalının ticari defterler ve belgeleri ile davacıların delilleri de birlikte değerlendirilerek gerekirse alanında uzman kişilerden oluşturulacak yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken açıklanan hususlarda yeterli araştırma ve inceleme yapılmaksızın, çelişkili sonuçlar içeren ve bu yönüyle denetime elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru olmamış, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 18/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi