
Esas No: 2020/7580
Karar No: 2022/403
Karar Tarihi: 19.01.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7580 Esas 2022/403 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir davadan sonra, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nce verilen karar incelenmiştir. Davacı, icra tehdidi altında ödediği parayı geri istemiş ve başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu belirtmiştir. Davalı ise, karşı dava açarak davacıdan alacaklı olduğunu iddia etmiştir. Mahkeme, asıl dava yönünden hukuki yarar olmadığından reddetmiş ve karşı dava yönünden takibin yapıldığı tarihten itibaren 4.017 TL alacağın karşı davacıya verilmesine karar vermiştir. Davacı/karşı davalı vekili temyiz başvurusu yapmıştır. Ancak, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince ve delillerin doğru takdiri nedeniyle temyiz itirazları reddedilmiştir. Kararda, herhangi bir kanun maddesi belirtilmemiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 19.09.2019 tarih ve 2019/77 E. - 2019/248 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı-karşı davalı vekili, davacının icra tehdidi altında ödenen paranın iadesi için davalı aleyhine Fatih 2. İcra Müdürlüğü'nün 2009/17109 sayılı takip dosyasında başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu belirterek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve %40'dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili; asıl davanın reddini savunmuş ve davalının davacıdan 4.017-TL alacaklı olduğunu belirterek, karşı davalarının kabulü ile 4.017-TL'nin davacı/karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak ve tüm dosya kapsamına göre yapılan yargılama sonucunda; asıl dava yönünden; dava şartı niteliğinde olan hukuki yarar unsuru sağlanmadığından davanın hukuki yarar yokluğundan reddine, karşı dava yönünden ise; takibin yapılması ile birlikte temerrüt unsurunun gerçekleşmiş olacağı görülmüş, takibin 4.000 TL açısından 10.09.2001 tarihinde yapılmış olması karşısında 4.000,00 TL açısından bu tarihten bilirkişi raporunda ve Yargıtay bozma ilamında da belirtildiği üzere, bakiye 17,00 TL açısından ise dava tarihinde temerrüt söz konusu olduğu gerekçesi ile, karşı davanın kabulü ile 4.017,00 TL alacağın (4.000,00 TL'lik kısım açısından takip tarihi olan 10.09.2001 tarihinden bakiye kısım açısından ise dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte) karşı davalıdan alınarak karşı davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı/karşı davalı vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı/karşı davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı/karşı davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 151,69 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacı/karşı davalıdan alınmasına, 19/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.