Esas No: 2020/5861
Karar No: 2020/5426
Karar Tarihi: 09.12.2020
Danıştay 8. Daire 2020/5861 Esas 2020/5426 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/5861
Karar No : 2020/5426
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Üniversitesi Rektörlüğü - …
VEKİLİ : Av. … - (Aynı adreste)
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … gün ve E: …, K: … sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde Denizli ilinde öğretmen olarak görev yapmakta iken Kanun Hükmünde Kararname hükmü ile kamu görevinden çıkartılan ve Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Tarih Anabilim Dalı, Yeniçağ Tarihi Programında tezli yüksek lisans öğrencisi olan davacının, 2547 sayılı Kanunun 54/a maddesi, Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliğinin 9. maddesi ile 672, 675 ve 677 sayılı KHK'lar uyarınca "Yükseköğretim Kurumundan Çıkarılma" cezası ile cezalandırılmasına ilişkin … tarihli, … toplantı sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E: …, K: … sayılı kararda; davacının Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Tarih Anabilim Dalı, Yeniçağ Tarihi Programında tezli yüksek lisans öğrencisi iken, … tarih ve … sayılı Rektörlük oluru ile FETÖ/PDY ile irtibat ve iltisakı olan yüksek lisans ve doktora öğrencilerin belirlenmesi amacıyla oluşturulan Lisansüstü Öğrenci Disiplin Soruşturma Komisyonu tarafından hazırlanan 22/12/2016 tarihli komisyon tutanağı ile aralarında davacının da bulunduğu bazı lisansüstü öğrencilerinin FETÖ/PDY ile irtibat ve iltisaklarının bulunduğu yönünde tespit yapıldığı, anılan soruşturma raporları doğrultusunda Pamukkale Üniversitesi Disiplin Kurulu kararı ile davacıya yükseköğretim kurumundan çıkarma cezası verilmesi üzerine anılan işlemin iptali ile işlem nedeniyle uğradığı manevi zarara karşılık 50.000,00-TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesi istemiyle dava açıldığı, olayda, davacının Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde Denizli İli'nde öğretmen olarak görev yapmakta iken 01.09.2016 tarih, 29818 sayılı (1. Mükerrer) Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 672 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Kamu Personeline İlişkin Alınan Tedbirlere Dair Kanun Hükmünde Kararname'nin ''Kamu Personellerine İlişkin Tedbirler'' başlıklı 2. maddesinin 1. fıkrası uyarınca ve Kararname eki 1 sayılı listede isminin yer alması nedeniyle başka hiçbir işleme gerek kalmaksızın kamu görevinden çıkartıldığı, ayrıca hakkında FETÖ/PDY üyesi olduğu gerekçesiyle kamu davası açıldığı, ... Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile davacının FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyesi olduğu gerekçesiyle 8 yıl 11 ay 15 gün hapis cezası ile tecziye edildiği, davalı idarece yapılan araştırma neticesinde de davacının FETÖ/PDY ile irtibat ve iltisakının bulunduğu yönünde değerlendirme yapıldığı, davacının gördüğü yüksek lisans eğitiminin mahiyeti, FETÖ terör örgütünün amaçları ve yöntemleri ile uygulanan mevzuat hükümlerindeki yasa koyucunun amacı birlikte dikkate alındığında, davacının yükseköğretim kurumundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, ayrıca, dava konusu işlem hukuka uygun bulunduğundan bu işleme dayalı olarak talep ettiği manevi tazminat talebinin de reddi gerektiği sonucuna varıldığı, öte yandan; FETÖ terör örgütünün hain darbe teşebbüsü nedeniyle ilan edilen olağanüstü hal koşulları altında davalı idarece yapılan soruşturmanın disiplin suçu niteliğindeki somut bir eylemin soruşturulması mahiyetinde olmayıp yüksek lisans ile doktora öğrencilerinin belli bir yapıyla herhangi bir bağlarının olup olmadığına yani anarşik veya ideolojik olaylar içerisinde bulunup bulunmadıklarına ilişkin kanaatin oluşturulacağı bir süreç olduğu, davacının belirtilen süreçte ceza mahkemesi kararı ile tutuklandığı ve mahkum olduğu, dolayısıyla davacı hakkında bir disiplin soruşturmasındaki gibi bir muhakkik ataması yapılarak tipik bir disiplin soruşturması yapılması ve davacının savunmasının alınması gerektiğinden bahsetmeye olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; davacının istinaf başvurusu yönünden; idare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların istinaf yolu ile incelenip kaldırılmalarının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 2. fıkrasının göndermede bulunduğu aynı Kanunun 49. maddesinin 2. fıkrasında yazılı nedenlerin bulunmasına bağlı olduğu, … İdare Mahkemesi'nce verilen … günlü ve E: …, K: … sayılı kararın dayandığı gerekçenin usul ve yasaya uygun olduğu ve kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı, davalı idare vekili tarafından "vekalet ücreti" hususunda yapılan istinaf başvurusu yönünden; istinafa konu edilen kararla reddedilen davanın hüküm fıkrasında, davalı idare lehine tek bir maktu vekalet ücretine hükmedildiği, istinafa konu kararla tamamı reddedilen iptal davası ve manevi tazminata ilişkin ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, tek bir maktu vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun reddine, davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulü ile reddedilen manevi tazminata ilişkin A.A.Ü.T. uyarınca maktu olarak belirlenen 1.362,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Davacı tarafından, soruşturmaya açmaya yetkili merciin Enstitü Müdürü olduğu, bu koşulun yerine getirilmediği, Soruşturma Komisyonunun 3 gün gibi bir sürede rapor hazırladığı, savunma hakkı verilmediği, yetkisiz disiplin kurulunca işlem uygulandığı, gerekçe olarak 672 sayılı KHK ile kamu görevinden ihraç edilmesinin gösterildiği, ancak hakkında kesinleşmiş mahkeme kararı olmadığı, eğitim ve mesleki kariyerine önem verdiği, eğitim hakkının engellenmesi nedeniyle kişisel bütünlüğünde ve manevi dünyasında zarara sebep olduğu, temyiz isteminin kabulü gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 54/a ve Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliği'nin 9. maddesi hükümleri ile 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca işlem tesis edildiği, yükseköğretim kurumundan çıkarma cezasında, ihraç ve disiplin müesseselerine ilişkin bulunan savunma alınması gibi kural ve usullerin somut olay bakımından öngörülmediği, bu tedbirin olağanüstü hal kapsamında öngörüldüğü dikkate alındığında, savunma hakkının kullandırılmaması şeklinde bir iddianın ileri sürülmesinin mümkün olmadığı, dava konusu işlemin hukuka ve mevzuata uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde Denizli ilinde öğretmen olarak görev yapmakta iken Kanun Hükmünde Kararname hükmü ile kamu görevinden çıkartılan ve Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Tarih Anabilim Dalı, Yeniçağ Tarihi Programında tezli yüksek lisans öğrencisi olan davacının, 2547 sayılı Kanunun 54/a maddesi, Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliğinin 9. maddesi ile 672, 675 ve 677 sayılı KHK'lar uyarınca "Yükseköğretim Kurumundan Çıkarılma" cezası ile cezalandırılmasına ilişkin … tarihli, … toplantı sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İLGİLİ MEVZUAT:
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun "Öğrencilerin disiplin işleri" başlıklı 54. maddesinde; "Soruşturma, yetkiler ve cezalar: a. Yükseköğretim kurumları içinde veya dışında yükseköğretim öğrenciliği sıfatına, onur ve şerefine aykırı harekette bulunan, öğrenme ve öğretme hürriyetini, doğrudan doğruya veya dolaylı olarak kısıtlayan, kurumların sükün, huzur ve çalışma düzenini bozan, boykot, işgal ve engelleme gibi eylemlere katılan, bunları teşvik ve tahrik eden, yükseköğretim mensuplarının şeref ve haysiyetine veya şahıslarına tecavüz eden veya saygı dışı davranışlarda bulunan ve anarşik veya ideolojik olaylara katılan veya bu olayları tahrik ve teşvik eden öğrencilere; eylem başka bir suçu oluştursa bile ayrıca uyarma, kınama, bir haftadan bir aya kadar veya bir veya iki yarıyıl için kurumdan uzaklaştırma veya yükseköğretim kurumundan çıkarma cezaları verilir." kuralına yer verilmiştir.
18.08.2012 tarih ve 28388 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliği'nin 9. maddesinin (a) bendinde; "Mahkeme kararıyla kesinleşmiş olmak kaydıyla, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, böyle bir örgütü yönetmek veya bu amaçla kurulan örgüte üye olmak, üye olmamakla birlikte örgüt adına faaliyette bulunmak veya yardım etmek" fiilinin yükseköğretim kurumundan çıkarma cezasını gerektiren disiplin suçları arasında sayılmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, herhangi bir öğrencinin, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, böyle bir örgütü yönetmek veya bu amaçla kurulan örgüte üye olmak, üye olmamakla birlikte örgüt adına faaliyette bulunmak veya yardım etmek fiillerini işlediğinin Mahkeme kararıyla ortaya konulması ve söz konusu kararın kesinleşmesi durumunda yükseköğretim kurumundan çıkarma cezası ile cezalandırılabileceği açıktır.
Bu durumda, davacının suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, böyle bir örgütü yönetmek veya bu amaçla kurulan örgüte üye olmak, üye olmamakla birlikte örgüt adına faaliyette bulunmak veya yardım etmek fiillerinden herhangi biri ya da hepsini işlediğine veya bu yönde eylemde/faaliyette bulunduğuna dair adli yargı mahkemelerince verilen kesinleşmiş bir karar bulunmadığı, dolayısıyla ortada Yönetmeliğin 9/1-a maddesi uyarınca verilmiş böyle bir karar olmadan yükseköğretim kurumundan çıkarma cezası verilemeyeceği sonucuna ulaşılmıştır.
Diğer yandan, davacı hakkında Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliğinin 9/1-a maddesi uyarınca suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, böyle bir örgütü yönetmek veya bu amaçla kurulan örgüte üye olmak, üye olmamakla birlikte örgüt adına faaliyette bulunmak veya yardım etmek fiillerinden dolayı mahkumiyet hükmü kurulması ve söz konusu hükmün kesinleşmesi durumunda, idarece yeniden işlem tesis edilebileceği de açıktır. .
Bu itibarla, davanın reddi yönündeki İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf isteminin reddine ilişkin temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … gün ve E: …, K: … sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 09/12/2020 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.