Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/930
Karar No: 2015/1307
Karar Tarihi: 28.04.2015

Hırsızlık - mala zarar verme - konut dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/930 Esas 2015/1307 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, hırsızlık, mala zarar verme ve konut dokunulmazlığı ihlali suçlarından sanıkların mahkum edildiğini ancak mala zarar verme suçundan verilen hükümlerin zamanaşımı nedeniyle düşmesi gerektiğini belirtmiştir. Hırsızlık suçundan verilen hükümler doğru bulunmuştur, ancak sanıkların konuta izinsiz girdiklerinde konut dokunulmazlığını ihlal etmedikleri ve işyeri dokunulmazlığı ihlali suçundan verilen cezaların 5237 sayılı TCK'nın 50/3 maddesine aykırı olduğu tespit edilmiştir. Bu maddeye göre, hapis cezası 1 yıldan az olmalıdır ve 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocukların mahkum edilmesi durumunda hapis cezası seçenek yaptırımlardan birine çevrilmelidir. Kararda geçen kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nın 151/1, 31/2, 31/3, 61, 66/1-e, 66/2, 116/1, 50/1-c, 50/3 ve 168; 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106/4; 5271 sayılı CMK'nın 231/5-14.
17. Ceza Dairesi         2015/930 E.  ,  2015/1307 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, konut dokunulmazlığını ihlal
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sanıklar ... ve ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
    Suç tarihinde (12-15) yaş aralığında olan sanık ..."nın ve (15-18)yaş aralığında olan sanık ..."nin eylemlerine uyan, sanık ... için 5237 sayılı TCK’nın 151/1,31/2. maddelerinde,sanık ... için 5237 sayılı TCK’nın 151/1, 31/3. maddelerinde tanımlanan mala zarar verme suçunun, aynı Yasanın 66/1-e ve 66/2. maddelerinde öngörülen 4 yıllık ve 5 yıl 4 aylık olağan zamanaşımına bağlı olduğu ve hükmün kurulduğu 10.12.2009 tarihinden incelemenin yapıldığı tarihe kadar belirtilen zamanaşımı süresinin geçmiş bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet Savcısı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanıklar hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
    Sanıklar ... ve ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
    5237 sayılı TCK"nın 61.maddesine aykırı olarak aynı yasanın 43. maddesinin 143. maddeden önce, yine aynı yasanın 168. maddesinin 31/2-3. maddesinden önce uygulanması sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesindeki "... fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış ... bulunanların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir." ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106/4. maddesindeki "Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde, bu ceza hapse çevrilemez. Bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır." biçimindeki emredici düzenlemeler ve 5237 sayılı Kanunun 50/6-7 madde hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, 18 yaşından küçük olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocukların hırsızlık suçundan dolayı tayin edilen kısa süreli hapis cezası yerine çevrilen tedbire uymaması halinde, kısa süreli hapis cezasının infazının mümkün olmadığı, seçenek tedbirin değiştirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet Savcısı ve sanık ... müdafiinin temyiz talebi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından, ""SSÇ"ye tedbire uymaması halinde verilen cezanın infaz edileceğinin ihtarına "" ilişkin kısmının hüküm fıkrasından çıkarılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    Sanık ... ve ... hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
    Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Müştekiye ait büfeye girerek hırsızlık yapan sanıkların, konuta izinsiz girmesinin, 5237 sayılı TCK"nın 116/1. maddesinde tanımlanan konut dokunulmazlığının ihlali suçu yönünden “müstakil bir zarar” yaratmadığı, hırsızlık suçundan ayrıca cezalandırılmalarına karar verildiği dikkate alındığında; konut dokunulmazlığının ihlali suçundan uygulama yapılırken, “katılanın zararının karşılanmaması nedeniyle” biçiminde somut olay ile örtüşmeyen 5271 sayılı CMK"nın 231. maddesinde yer alan “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” müessesesinde, sanık yönünden yasanın öngördüğü objektif ve subjektif koşullar değerlendirilmeden, cezanın bireyselleştirilmesine yönelik kabul edilen ölçütlerle çelişir şekilde 5271 sayılı CMK"nın 231/5-14.madde ve fıkralarının uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    2-Sanık ... hakkında işyeri dokunulmazlığını bozmak suçundan hükmedilen 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezasının, 5237 sayılı TCK"nın 50/3.maddesine aykırı olarak 1 yıldan fazla olup aynı yasanın 50/1-c maddesi ile seçenek yaptırıma çevrilemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet Savcısı ve sanık ... müdafiinin temyiz talebi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 28.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi