22. Hukuk Dairesi 2016/1557 E. , 2016/4473 K.
"İçtihat Metni"Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, asıl işveren olan ....na ait iş yerinde değişen alt işverenlere bağlı olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiğini, hak kazandığı yıllık izin ücret alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, müvekkili kurum ile hizmet alım sözleşmesi imzalayan yüklenici firmalar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunmadığını, ihale makamı konumunda bulunan müvekkili aleyhine açılan davanın husumet yokluğundan reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece bozmaya uyularak verilen kısmen kabul kararı Dairemizce, bozma ilamında açıkça belirtildiği halde; 66,88 TL yerine 99,00 TL yemek ücreti eklenerek tespit edilen giydirilmiş brüt ücret üzerinden hesaplama yapılan ek bilirkişi raporuna itibar edilerek karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile ikinci kez bozulmuştur. Bozmaya uyan mahkemece; re"sen 66,88 TL yemek ücreti eklenerek hesaplanan giydirilmiş brüt ücret üzerinden hesaplama yapılarak kısmen kabul kararı verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-“Bir mahkemenin Temyiz Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince karar verme mükellefiyeti meydana gelir ve bu itibarla mahkemenin sonraki hükmünün bozmada gösterilen esaslara aykırı bulunması, usule uygun sayılamaz ve bozma sebebidir, meğer ki bu aykırılık sadece bozma kararında gösterilen bir usul kaidesine ilişkin bulunsun ve son kararın neticesini değiştirecek bir mahiyet arz etmesin. Mahkemenin bozma kararına uymasıyla meydana gelen bozma gereğince muamele yapma ve hüküm verme durumu, taraflardan birisi lehine ve diğeri aleyhine hüküm verme neticesini doğuracak bir durumdur ve buna usuli müktesep hak yahut usule ait müktesep hak denilmektedir. Usul Kanunumuzda bu şekildeki Usule ait müktesep hakka ilişkin açık bir hüküm konulmuş değilse de Temyizin bozma kararının hakka ve usule uygun karar verilmesini sağlamaktan ibaret olan gayesi ve muhakeme usulünün hakka varma ve hakkı bulma maksadıyla kabul edilmiş olması yanında hukuki alanda istikrar gayesine dahi ermek üzere kabul edilmiş bulunması bakımından usule ait müktesep hak müessesesi; usul kanununun dayandığı ana esaslardandır ve amme intizamıyla da ilgilidir. (YİBK, 09.05.1960, 1960/21, 1960/9)
Somut olayda, bozma ilamı öncesi davalı lehine mahkemece 1.500,00 TL vekalet ücreti takdir edilmiş olup verilen mahkeme kararını sadece davalı bakanlık vekilinin temyiz etmesi karşısında, bozma sonrası yapılan yargılamada usuli kazanılmış hak ilkesi gözetilmeden davalı lehine vekalet ücreti hükmedilmemesi bozma sebebidir.
Ancak belirtilen bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
Sonuç:
Temyiz konusu kararın hüküm fıkrasına; “Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, rakam ve sözcüklerinin eklenmesine; hükmün bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, 18.02.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.