4. Hukuk Dairesi 2018/5364 E. , 2020/162 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ...İnşaat AŞ ve diğerleri aleyhine 07/03/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 25/02/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılar ...İnşaat AŞ ile ... İnşaat Tic. ve San. Ltd. Şti. vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalılar ...İnşaat Anonim Şirketi ile ...İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, haksız fiil nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalılar ...İnşaat Anonim Şirketi ile davalı ...İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, Milli Savunma Bakanlığı Akaryakıt İkmal ve Natopol Tesisleri İşletme Başkanlığı Doğu Bölge 3. İşletme Müdürlüğü’ne bağlı TF-5(... ile AB-10(Bismil) üniteleri arasında ... İli, İkiztepe Köyü mezarlık mevkiinden geçen boru hattına, davalılar tarafından ... adına yürütülen kanal kazı çalışması sırasında zarar verildiğini, oluşan hasar nedeniyle akaryakıt zayiatı meydana geldiğini, bölge müdürlüğüne bağlı onarım ekibi tarafından boru hattının onarılmasının ardından, hattın işletmeye açılabildiğini belirterek, zayi olan F-54 askeri motorinin bedeli ve hattın onarımı için sarf edilen işçilik ve malzeme giderinin davalılardan tazmini isteminde bulunmuştur.
Davalılar vekilleri; müvekkillerinin zararın oluşmasında herhangi bir kusuru bulunmadığını, boru hattının geçtiği arazi üzerinde tarımsal ürünler yetiştirildiğini, oluşan zararın da davacının belirttiği miktarın çok altında olduğunu belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, alınan bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
a-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 266. maddesi hükmüne göre, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur. Genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkes gibi hakimin de bildiği konularda bilirkişi dinlenmesine karar verilemeyeceği gibi, hakimlik mesleğinin gereği olarak hakimin hukuki bilgisi ile çözümleyebileceği konularda da bilirkişi dinlenemez. Her halde seçilecek bilirkişinin mesleği itibarıyla konunun uzmanı olması gerekir. HMK’nun 281. maddesinde, tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme yaptırabileceği açıklanmıştır. Bilirkişiler, raporlarını hazırlarken raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. Bilirkişi raporu aynı zamanda Yargıtay denetimine de elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hüküm kurmaya dayanak yapılabilir. Şu halde, mahkemece öncelikle tarafların kusur oranlarının belirlenebilmesi için konusunda uzman bilirkişiden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
b-Hukukumuzda gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. Zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı işçilerine ve araç sürücülerine ödediği ücretler ile araç yakıt giderleri genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderlerdir. Bunların zarar ile ilgisi bulunmamaktadır. Özel olarak işçi tutulup çalıştırıldığı kanıtlanmadıkça haksız fiil meydana gelmeseydi dahi yapılacak bu nitelikteki giderler zarar kapsamına dâhil edilemeyecektir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının isteminin, zayi olan F-54 askeri motorin bedeli ve hattın onarımı için sarf edilen işçilik ve malzeme giderinin toplamına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Davacı, başkanlık boru hatlarının bakımı, korunması, işletilmesi hizmetlerini yürütmek ve ihtiyaç duyulan ilave tesisleri kurmak veya kurdurmak yetki ve görevlerine sahip kamu tüzel kişisi olup faaliyetinin devamlılığının sağlanması için sürekli olarak istihdam ettiği işçileri ve yürütmekte olduğu faaliyetleri kapsamında kullandığı araçları bulunmaktadır. Davacının kendi işçilerine istihdam edilmelerinden dolayı ödediği mutad giderleri kurumun faaliyetinin devamlılığı için yapmak zorunda olduğu genel idare giderleri kapsamındadır.
Şu durumda, genel işletme giderlerinden olan işçilik ve vasıta giderleri için ayrıca bir ödeme yapılıp yapılmadığı araştırılmadan, bu konuda davacı tarafın delilleri sorulup toplanmadan özel olarak işçi tutulduğunun kabulü ile işçilik ve vasıta giderlerine ilişkin talebin de kabulü doğru olmamış, kararın gösterilen nedenle de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2/a ve b) nolu bentlerde gösterilen nedenlerle davalılar ...İnşaat Anonim Şirketi ve Günsayıl İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi yararına BOZULMASINA, davacının tüm, davalıların diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 20/01/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.