10. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/11174 Karar No: 2021/4492 Karar Tarihi: 01.04.2021
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/11174 Esas 2021/4492 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2020/11174 E. , 2021/4492 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi
Dava, rücüan tazminat istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davacı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Mahkemece, gerekçeli kararın Tebligat Kanunu"nun 21/2 maddesine göre davalı ...’e 18.11.2020 tarihinde usulsüz olarak tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Bazı maddeleri dışında 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10/2. maddesine göre “bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.”; Yine, 6099 sayılı Kanunun 5. maddesi ile 7201 sayılı Kanunun 21. maddesine eklenen ikinci fıkrasına göre,“gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.” Tebligat Kanunu"nun 21/2 maddesine göre mernis adresine tebligat, tebliğat yapılacak muhattabın adresinin elverişli olmaması ve tebliğat yapılmaması halinde, adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat yapılır. Tüm bu düzenlemeler gözetildiğinde, öncelikle davalı ...’e dosyada tebliğat yapılan “... Mahallesi ... Caddesi ... sok. No:12 .../İstanbul” olarak bilinen adresine normal tebliğat çıkartılarak, tebliğatın yapılmaması durumunda 21. maddenin ikinci fıkrasına göre tebliğ yapılması gerekecektir. Mahkemece, gecikmeye ve yeni bir geri çevirmeye mahal verilmeksizin, gıyabi hükmün dava...’e usulüne uygun tebliğ yapılarak takiben, temyiz süresi geçtikten ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 01.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.