Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/7472 Esas 2010/8035 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/7472
Karar No: 2010/8035
Karar Tarihi: 05.04.2010

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/7472 Esas 2010/8035 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2010/7472 E.  ,  2010/8035 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Şişli 2. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 14/05/2008
    NUMARASI : 2007/586-2008/452

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı vekili tarafından çeklere dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlulara örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine adı geçenlerin yasal sürede icra mahkemesine başvurarak, imzaya itiraz ettikleri görülmektedir.
    HUMK.nun olaya uygulanması gerekli 309/4.maddesinde; imza incelemesinin bilirkişi tarafından yapılmasına karar verilmesi halinde, borçlunun uygulamaya elverişli imzasının bulunamadığı hallerde, adı geçene hakim huzurunda yazı yazdırılacağı ve imza attırılacağı ifade edildikten sonra, inkar edene yazdırılacak ibarelerin bilirkişi tarafından hazırlanacağı hüküm altına alınmıştır. (Prof Dr. Baki Kuru Hukuk Muhakemeleri Usulü 2. cilt sf. 2092)
    Somut olayda mahkemece, borçlu vekiline, müvekkiline ait imzaların bulunduğu resmi yerleri bildirip buralardaki belge asıllarının celbi konusunda masraf verip müzekkere yazdırması ve istinabe evrakının masrafını yatırması için kesin süre verildiği ve kesin süreye riayet edilmediği nedeniyle davanın reddine karar verildiği görülmüştür. Senetteki imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfeti senet elinde olup takibe başlayan ve imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya aittir.( HGK. nun 26.04.2006 tarih ve  2006/12-259 esas, 2006/231 sayılı kararı) Bu nedenle yukarıda açıklanan şekilde borçluya kesin süre verilmek suretiyle sonuca gidilemez. O halde mahkemece borçlunun imzaya itirazı yöntemince incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile itirazın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ  : Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 05.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.